İnşaat sektörünün önde gelen paydaşları, sektörün 2018 değerlendirmesini yaparken, 2019 öngörülerini ve kendi şirketlerinin hedeflerini paylaştı. Aşağıda şirketlerin değerlendirmeleri yer almakta.Sektör paydaşlarının bir kısmı 2019 yılına dair iyimser bir bakış açısına sahipken, bir kısmı ise toparlanmanın ancak yılın ikinci yarısından itibaren gerçekleşeceği görüşünde.
İZOCAM
LEVENT GÖKÇE
GENEL MÜDÜR
İZOCAM: 2019’DA DA HEDEFİMİZ İNOVASYONA ÖNCELİK VERMEK
“İzocam olarak 2018’in ilk 9 ayında net satışlarımızı yüzde 28 oranında artırdık. 2018’in ilk 9 ayında ihracatımız da Türk Lirası bazında yüzde 32 artış gösterdi. 2019’da da hedefimiz AR-GE çalışmalarına ağırlık vermek. Yeni ve gelişmiş bir AR-GE laboratuvarı planımız var. İnovasyon katsayısına göre, yeni ürünlerin ciromuz içindeki payı yüzde 15. Bu rakamı artırma hedefimizi koruyoruz.”
İLK 9 AYDA NET SATIŞLARIMIZ YÜZDE 28 ARTTI
Sektörünün lider firması İzocam olarak 2018 yılının ilk 9 ayında geçtiğimiz yılın ilk 9 ayına kıyasla net satışlarımız yüzde 28 oranında büyüdü. İyi başladığımız bu seneyi iyi bir performansla sonlandırıyoruz. Toplam yalıtım pazarı içerisinde yüzde 20’ye yakın bir payımız var ve bu oranla pazar lideri olma konumumuzu güçlü bir şekilde sürdürüyoruz. Bugün Mineral Yün ve XPS’de bölgedeki en büyük kurulu kapasiteye sahibiz. Tesisat, ısı ve ses yalıtımında kullanılan A1 sınıfı yanmaz Camyünü Prefabrik Boru ürünümüzün üretim kapasitesini yüzde 30 üzerinde artırarak 3. boru hattımızı bu sene devreye aldık.
ORTADOĞU VE BALKANLAR’DA DA ÖNCÜYÜZ
İzocam olarak sadece Türkiye’de değil, Ortadoğu ve Balkanlar’da da yalıtım sektörünün öncü firmaları arasında yer alıyoruz. Toplam 130.000 tona ulaşan mineral yün kapasitemizin yanı sıra artan üretim kapasitelerimizle esnek üretim ve zamanında teslim imkânları sunuyoruz. Böylece inşaat ve sanayide her türlü yalıtım talebine hızlı ve güvenilir bir şekilde yanıt verebiliyoruz. Bugüne kadar 100’ü aşkın ülkede çözüm sunmuş bir firma olarak 20 yerleşik bayimiz ile ihracat faaliyetlerimize devam ediyoruz. İhracat yaptığımız bölgelerin başında Türki Cumhuriyetler, Afrika, Balkanlar, Asya ve Ortadoğu geliyor. Ağırlıklı olarak bina ve sanayide kullanılan yalıtım ürünlerinin ihracatını gerçekleştiriyoruz.
İLK 9 AYDA İHRACATIMIZ YÜZDE 32 ARTTI
Bu ürünlerin dışında ayrıca iklimlendirme (ısıtma, soğutma ve iklimlendirme) sektörüne yönelik ürünlerin de ihracatını yapıyoruz. İhracatı 700.000 metreküpü aşan İzocam, Ortadoğu iklimlendirme sektörünün en önemli üreticisi konumunda. İhracatımız geçen yıla kıyasla Türk lirası bazında yüzde 32,8, ABD doları bazında ise yüzde 6 arttı. 2018 yılının ilk 9 aylık döneminde ihracatımız 17.6 milyon ABD doları oldu. Son 5 yılda ihracattan elde ettiğimiz satış geliri 160 milyon doları buldu. Önümüzdeki 5 yıl toplamda 150 milyon doların üzerinde ihracat yapmayı hedefliyoruz.
GERİ DÖNÜŞÜMLÜ YENİ ÜRÜNLERİMİZ VAR
İzocam olarak geride bıraktığımız 2018 yılında AR-GE çalışmalarımız sonucunda yeni ürünler geliştirdik. Son dönemde sunduğumuz yeni ürünlerden biri olan “İzocam Ara Bölme Levhası” (ABL) hafif ara bölmelerde kullanılmak üzere geri dönüşümlü malzemeler kullanılarak geliştirildi. ABL, doğal içeriği ile toz yapmayan yapısı ve kolay kesimiyle rahat ve sağlıklı çalışma ortamları yaratıyor ve hızlı uygulama ile zamandan tasarruf sağlıyor.
Kendi başına ayakta durabilen İzocam Ara Bölme Levhası, güvenli uygulama imkânının yanında sahip olduğu taşıma saplı ambalajı ve hafifliği sayesinde de kolay taşınabiliyor. Farklı kalınlıklarda üretilebilen ürün, ara bölme duvarlarda, ısı ve A sınıfı ses yalıtımı sağlıyor. Ayrıca, düşük ısı iletim katsayısı ile İzocam Ara Bölme Levhası, farklı sıcaklık ve zamanlarda iklimlendirilen hacimler arasında da enerji verimli ara duvarların teşkil edilmesini sağlıyor, enerji tasarrufu ve konforu artırıyor. Daha fazla ısıl konfor, sürdürülebilirlik ve kalite için geliştirdiğimiz İzocam Yeni Cephe Levhası ise, bir yüzeyi siyah camtülü kaplı bir ürün ve giydirme cephe sistemlerde, cam, granit, mermer, alüminyum, ahşap vb. cephe kaplamalarının arkasında ısı, ses yalıtımı ve yangın güvenliği amacıyla kullanılan bir ürünümüz. 35 mW/mK iletkenliğe sahip olarak tasarladığımız bu ürünle enerji verimliği konusunda oldukça iddialıyız.
Ürünümüz, hafifliği sayesinde rahatça taşınıyor ve esnek yapısıyla kolay uygulanabiliyor. Ayrıca sıkıştırılabilme özelliğiyle, nakliye ve depolamada da tasarruf sağlıyor. İzocam Yeni Cephe Levhası’nın öne çıkan diğer özellikleri ise camtülü kaplı olması ve su iticiliği. Bu sayede, yağmur suyunun ürüne zarar verme riski azalıyor, zamandan ve iş gücünden tasarruf sağlamaya yardımcı oluyoruz. Yüksek yapılara ısıl konfor getirmeyi hedefleyen Yeni Cephe Levhası aynı zamanda çevre dostu bir ürün.
ENDÜSTRİYEL BİNALAR İÇİN İKİ YENİ ÜRÜN
Endüstriyel binalarda kullanılmak üzere iki yeni ürün daha geliştirdik. Bunlar; yerinde uygulama yapılan metal binaların çatı ve cephelerinde iki metal levha arasında kullanılan İzocam Endüstriyel Bina Levhası (EBL) ve İzocam Endüstriyel Bina Levhası R+ (EBL R+). Her iki ürün de ısı ve ses yalıtımı ile yangın güvenliği sağlarken hafifliği sayesinde kolayca taşınıyor ve esnek yapısıyla kolay uygulanabiliyor. Bu ürünlerin bir diğer özelliği ise bünyesine su almaması. Bu sayede, yağmur suyunun ürüne zarar verme riski ortadan kalkıyor, zamandan ve iş gücünden tasarruf sağlanıyor. Endüstriyel yapılara ısıl konfor getirmeyi hedefleyen bu ürünlerimiz aynı zamanda çevre dostu ürünler. Ürünlerimizin kalitesi CE ve sadece biyo ürünlere verilen ve insan sağlığına zararlı olmadığını belgeleyen EUCEB belgeleriyle de kanıtlanmış durumda.
İzocam EBL R+ ise 35 mW/mK iletkenliğe sahip olacak şekilde tasarlandı. Yeni ürünlerimizden İzocam EBL ise 37 mW/mK ısı iletkenlik değerine sahip. Bu özellikleriyle etkin ısı yalıtımı yapan malzemelerimizle enerji verimliği konusunda da oldukça iddialıyız. Ürünlerimiz, yanmaz özellikleri sayesinde olası yangınlarda zaman kazandırıyor ve yangın güvenliği konusunda da etkili çözümler sunuyor. Son olarak kasım ayında, kullanılmak üzere Tekiz ürün grubumuza yeni bir ürün ekledik. Özellikle perakende sektöründeki talepleri karşılamak üzere Poliüretan yalıtımlı 40 mm kalınlıktaki çatı panelini sektöre kazandırdık. 1,5 m ve altındaki açıklıklarda kullanıma uygun “İzofom” perakende sektöründeki hızlı erişimle ilgili ihtiyacı karşılamasının yanı sıra, uygulamada da kolaylık sağlayan, hafif ve oldukça ekonomik bir ürün olarak karşımıza çıkıyor.
2019’DA DA HEDEFİMİZ İNOVASYONA ÖNCELİK VERMEK
Dünyanın ve sektörün değişim hızına bakıldığında, liderliğini devam ettirme misyonu ile hareket eden bir şirket olarak inovasyonu oldukça önemsiyoruz ve her yıl yeni ürünler geliştirerek pazara sunuyoruz. Bu anlamda bizim takip ettiğimiz bir başarı göstergemiz de var; yeni ürünlerin ciromuz içindeki payı, yani “inovasyon katsayısı”. İnovasyon katsayısına göre yeni ürünlerin ciromuz içindeki payı şu an yüzde 15. Bu rakamı artırma hedefimizi koruyoruz. Önümüzdeki dönemde de yeni kapasite artırımları ve geliştirme yatırımlarımızla paydaşlarımız ve sektörümüz için katma değer yaratmaya devam edeceğiz. Yıllardır süregelen modernizasyon ve kapasite yatırımlarımızla hem ürün çeşitliliğimiz hem de üretim yetkinliğimiz sürekli gelişim gösterdi. Çalışmalarımız bu şekilde hız kesmeden devam ediyor ve 2019’da da devam edecek.
YENİ BİR AR-GE LABORATUVARI OLUŞTURACAĞIZ
Gelecek dönemde ise sadece mevcut ürün gamımızı kullanarak değil, yeni teknolojileri de hayatımıza alarak yol kat edeceğiz. AR-GE yeni dönemde İzocam’ın hayatında daha çok yer alacak. Yeni ve gelişmiş bir AR-GE laboratuvarı oluşturma planımızın olduğunu da eklemek isterim. AR-GE çalışmalarımızı, sektörün ve kullanıcıların beklentilerine en iyi şekilde yanıt verebilecek ölçüde yürütüyoruz. Diğer taraftan yalıtım sektörünün dünyadaki gelişimini yakından takip ediyoruz. Üretim teknolojileri anlamında yalıtım sektöründe, dünyada çalışmaları takip edilen Isover’in deneyiminden faydalanarak, yeni üretim yöntemlerini ülkemize taşıyoruz.
İzocam yalıtımın farklı uygulama modellerine (ısı yalıtımı, gürültü kontrolü, akustik ve yangın güvenliği) ve alanlarına yönelik (konut, sanayi, tesisat, dayanıklı tüketim malları vb.) yalıtım ürünleri tasarlayan, üreten ve pazara sunan, 53 yıllık tecrübesiyle sektörünün lideridir.
DOKA KALIP İSKELE
ENDER ÖZATAY
Genel Müdür
DOKA KALIP İSKELE: HİZMET KALİTEMİZİ ARTIRMAYA ODAKLANACAĞIZ
“İhracat satışlarımızın her geçen gün arttığını, bu artışın 2019 yılında da süreceğini öngörüyoruz.”
Kalıp ve iskele sektörü olarak bizler inşaat sektörüne hizmet veriyoruz. İnşaat sektörüyle beraber büyüyor, inşaat sektörü ile beraber dönem dönem yavaşlayabiliyoruz. 2018 yılı ilk 6 ayında yüksek performans gösteren sektörümüz, ikinci altı ayda piyasada oluşan daralmadan etkilendi.
İnşaat sektöründe ister küçük ister büyük ölçekli projeler olsun, kar marjlarındaki düşüşler, firmalara ekstra bir yük getirdi. Bunun nedeni ise, artan maliyetlerin yoğun rekabet nedeniyle son fiyatlara yansıtılamaması oldu.
Gerek inşaat malzemelerinin birim fiyatlarında, gerekse arsa fiyatlarının artış ve işçilik fiyatlarının yükselmesi, kalifiye işçi bulma konusunda yaşanan sıkıntılar maliyetlerin artmasına neden oldu. Diğer bir sıkıntı ise iş kazalarının yol açtığı maddi ve manevi kayıplar.
Biz inşaat firmalarına işin daha hızlı ilerlemesi, işçilik maliyetlerinin düşmesi ve iş kazalarının engellenmesi yönünde bir reçete sunuyoruz: Endüstriyel kalıp. Yatırımcı firmalara, “daha temel atılmadan projenizi otomatik tırmanır kalıp sistemiyle dizayn ederek, yatırım aşamasında maliyetlerinizi azaltabilirsiniz” diyoruz. Çünkü özellikle otomatik tırmanır kalıp sistemleri ile çok katlı yapılarda kat çıkma hızı düşürülebiliyor. İşçilik maliyetleri de yüzde 70’e kadar azaltılabiliyor.
İHRACAT SATIŞLARIMIZ HER GEÇEN GÜN ARTIYOR
2019 yılı için iç pazardaki daralmanın ikinci yarıyılda yerini olumlu bir büyümeye bırakacağını öngörüyoruz. Toplamda ise 2019 için agresif büyüme planları yerine hizmet kalitemizi arttırmaya odaklanacağız. Diğer yandan ihracat satışlarımızın her geçen gün arttığını, bu artışın 2019 yılında da süreceğini öngörüyoruz.
Doka Kalıp İskele, 2019 yılında ek bir yatırım yapmayı planlamıyor. 2019 yılını gördükten sonra ileriye yönelik olarak yaptırım planlarımızı hazırlamayı tercih ediyoruz.
KONE
HALDUN ULUSOY
Türkiye Genel Müdürü
KONE: EN GÜÇLÜ YANIMIZ YENİLİKÇİ ÜRÜNLERİMİZ
“KONE, Forbes dergisinin her yıl düzenlediği dünyanın en inovatif 100 şirketi sıralamasında ilk 50 firma arasına girmeyi başaran tek asansör firmasıdır.”
KONE olarak Türkiye’nin büyümesine paralel bir şekilde büyüyerek, yeni iş ve yeni istihdam olanakları yaratıyoruz. Ayrıca montaj, servis ve ürün standartlarını Türkiye’de yükseltmeye çalışıyoruz. Büyük projelere ve altyapı yatırımlarına akıllı insan erişimi çözümleri sunuyoruz. Bunların yanı sıra hızla büyüyen konut sektöründe, Türkiye’nin her yerinde daha güvenli, daha kaliteli, yüksek standartlarda çözümler üretiyoruz. Tüm bunların üzerine odaklanmışken aynı zamanda hedeflerimize ulaşmak için çalışmalarımız sürekli olarak devam ediyor.
Öncelikli hedeflerimiz; müşteri memnuniyetini hep daha ileriye taşımak ve müşterilerle ilişkilerimizi hep kuvvetli tutmak. Müşterilerimiz kadar çalışanlarımız da bizim için son derece önemli. KONE’yi çalışmak için çok güzel bir şirket haline getirmek de hedeflerimizden biri. Tüm iş birimlerimizde finansal hedeflerimizi yakalamayı ve bu beklentilerin üzerine çıkmayı amaçlıyoruz. Rakiplerimize kıyasla daha yüksek karlı, sürdürülebilir büyüme sağlamak ve dolayısıyla pazar payımızı artırmak istiyoruz.
En yüksek önceliğimiz ise güvenlik. Her gün yüzlerce asansöre servis veren teknisyenlerimiz, ekipmanları monte eden montörlerimiz, onların başlarındaki süpervizörlerimiz ve ekipmanlarımızı kullanan değerli müşterilerimizin her gün güvenli bir şekilde evlerine gitmelerini sağlamak bizim birincil önceliğimiz. Bu konuda sürekli eğitimlerle bu bilinci ve disiplini artırmaya çalışıyoruz.
EN GÜÇLÜ YANIMIZ YENİLİKÇİ ÜRÜNLERİMİZ
KONE, FORBES dergisinin her yıl düzenlediği dünyanın en inovatif 100 şirketi sıralamasında ilk 50 firma arasına girmeyi başaran tek asansör firmasıdır ve bunu 2011 yılından beri her sene ilk 50’ye girerek tekrarlamaktadır. Bu sebeple KONE’nin en güçlü yanlarından birisi yenilikçi ürünler üretmesi diyebilirim. Ayrıca bildiğiniz gibi artık insanlar şehirlerde yaşıyor. Şehirleşmenin önüne geçmek pek mümkün görünmüyor. Şehirleşmeyle birlikte yüksek binalar yapılıyor ve asansörlere daha çok ihtiyaç duyuluyor. İşte pazarımızın büyüdüğü bir dönemde asrın gerisinde kalan tüm firmalar sıralamada da geride kalacaktır.
SARAY ALÜMİNYUM
TALİN SARAYLI DİKİCİ
Yönetim Kurulu Üyesi
SARAY ALÜMİNYUM: 2019’DA DA YURTDIŞI YETKİLİ BAYİ AĞIMIZI GENİŞLETECEĞİZ
2018 yılı sonunda ihracat tutarımızın 60 milyon ABD Doları tutarında gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Geçtiğimiz yıl 3,5 milyon TL yatırımla panjur üretim hattını devreye aldık. 2019’da ihracata yönelik önemli bir hamlemiz olan yurtdışı yetkili bayi ağımızı daha da genişletmeyi hedefliyoruz.”
Türkiye alüminyum sektörü, son 10 yılda gerçekleşen yıllık ortalama yüzde 10 büyüme ile Türkiye’nin önde gelen sektörlerinden birini teşkil ediyor. Artan taleple birlikte global alüminyum sektörüne paralel gelişen Türkiye alüminyum sektörünün, bu yılı da benzer bir büyüme oranıyla kapatacağını ve yıl sonu ihracat rakamlarının 3 milyar dolar civarında gerçekleşeceğini öngörüyoruz.
Saray Alüminyum olarak, yaklaşık 100 bin m² kapalı alana sahip tesislerimizde, 30 bin ton alüminyum profil, 20 bin ton PVC profil ve 3,5 milyon metrekare alüminyum kompozit panel üretiyoruz. Geçen yıl üretiminin yaklaşık yüzde 40’ını Avrupa, Afrika, Ortadoğu ve Asya’da yer alan 50’yi aşkın ülkeye, PVC Kapı ve Pencere sistemlerinin ise yüzde 98’ini yurtdışına ihraç ettik. 2017’de 560 milyon TL ciro gerçekleştirerek yılı yüzde 8 büyüme ile kapatmıştık. Bu yılın sonunda da benzer rakamlar hedefliyoruz. 2018 yılı sonunda ihracat tutarımızın 60 milyon ABD Doları tutarında gerçekleşeceğini öngörüyoruz.
PANJUR ÜRETİM HATTIMIZI DEVREYE ALDIK
2018 yılındaki önemli gelişmeler arasında, geçtiğimiz yıl 3.5 milyon TL yatırımla alımını gerçekleştirdiğimiz panjur üretim hattının devreye alınması bulunuyor. Yılın ilk çeyreğinde devreye aldığımız bu hattın yıllık üretim kapasitesi 16 milyon metre’dir. Bu hattın üretimi, panjur ve kepenk sistemlerini, SARAYROLL markasıyla beğeniye sunuyoruz. Yüksek kalite standartlarında ve ileri düzey teknoloji kullanarak geliştirdiğimiz bu sistemler, Türkiye’de monoblok sistemlerde tek parçada en geniş sarıma sahip panjur sistem olma unvanı ile rakiplerinden ayrışıyor.
KORKULUK SİSTEMLERİ YAPI SEKTÖRÜNÜN VAZGEÇİLMEZİ
Bu yıl farklı alanlarda tüketici beklentilerini karşılamaya yönelik geliştirildiğimiz diğer ürünler arasında Korkuluk Sistemleri ve Motorlu Giyotin Pencere ve Küpeşte Sistemleri bulunuyor. Bildiğiniz gibi korkuluk sistemleri, son dönemde yapı sektörünün vazgeçilmez estetik unsurlarından biri oldu. Kısa bir süre önce geliştirdiğimiz Motorlu Giyotin Pencere ve Küpeşte Sistemiz ise, tamamen açıldığında küpeşte görevi gören, kapatıldığında pencereye dönüşen bu ürün, kumandasına tek bir dokunuşla yaşam alanlarını açık mekânlara dönüştürebilme özelliği ile öne çıkıyor. Yine yeni nesil mimarinin sıkça kullandığı bir fonksiyona tartışılmaz bir kalite ve güvenlik getiriyoruz.
Bu yeni ürünlerimizi, yıl boyunca hem yurt içinde hem de yurt dışında katıldığımız sektörün önemli fuarlarında sektör profesyonelleriyle buluşturduk, tanıtım faaliyetlerini sürdürdük.
2019’DA DA YURTDIŞI YETKİLİ BAYİ AĞIMIZI GENİŞLETECEĞİZ
Gelecek dönemde ön plana çıkartacağımız ürünler arasında biraz evvel bahsettiğim SARAYROLL Panjur ve Kepenk sistemleri bulunuyor. Akıllı, modern binaların, uluslararası kalite standartlarını gözeten, sağlam, teknolojik, estetik monoblok panjur sistemlerine ihtiyacı var. Panjur ve Kepenk sistemleri yatırımımız işte bu ihtiyaca yönelik gözlemlerimizden doğdu. Gelecek dönem sektörün nabzını tutan fuarlara katılım göstererek sektör profesyonelleri ve müşterilerle bir araya gelmeye, başta bu sistemler olmak üzere diğer tüm ürünlerimizi ve hizmetlerimizi tanıtmaya devam edeceğiz.
2018 yılı sonrası hedeflerimiz arasında yeni bir kompozit üretim hattı yatırımı bulunuyor. 2018’de ihracata yönelik önemli bir hamlemiz de yurtdışı yetkili bayi ağımızı genişletmek oldu. Gelecek yıl bu alana yönelik çalışmalarımıza daha da hız kazandıracağız.
GÜMRÜK VERGİSİ YÜKÜ İHRACATI OLUMSUZ ETKİLİYOR
Sektördeki en temel sorunların başında hammadde sıkıntısı geliyor. Ara mal girdilerinin önemli bir kısmı yerli tedarikçilerden temin ediliyor olsa da, ana hammadde girdisini oluşturan alüminyum külçelerin büyük bir kısmı maalesef ithal ediliyor; dolayısıyla dışa bağımlı bir profil çizdiğimizi söyleyebilirim. Alüminyum alaşımlarının ithalatında yürürlüğe konulan gümrük vergisi, ihracatı olumsuz etkiliyor. Bu vergi yükü, uluslararası pazarlardaki rekabet gücümüzü zayıflatarak, sektörün büyümesini ve gelişmesini engelliyor.
Sektörün gelişiminin devamlılığı için AR-GE, inovasyon ve markalaşma çalışmalarının da ciddiyetle sürdürülmesi gerektiğini özellikle eklemek isterim. Bunun ihracat potansiyeline de katkı sağlayacağı düşünüldüğünde geliştirilen ürünlerin uluslararası platformlarda diğer ürünlerle yarışabilecek kalitede olmasının önemi göz ardı edilmemelidir.
SCHÜCO
CAN EREN
Türkiye Genel Müdürü
SCHÜCO: YENİ SİSTEMLERİMİZLE PİYASANIN KARŞISINA ÇIKACAĞIZ
“2019 için hedeflerimizi öncelikle ülkemize yatırım olarak belirledik. Alüminyum sektöründe orta kademe çalışan açığını kapatabilmek adına sosyal sorumluluk projelerine katkılarımız devam edecek.”
Dünyada genel olarak inşaat sektörü şu anda zor bir dönem yaşamakta. Türkiye’de de inşaat sektöründe duraklama yaşanmasına rağmen, her zaman lokomotif sektörlerimizden birisi olmuştur ve olmaya da devam edecek.
İnşaat sektöründe 6-7 yılda bir, iniş çıkışlar yaşanması doğaldır, biz de buna uygun, uzun vadeli planlamalar yaparız. Sektörümüz hızlı reaksiyon veren bir sektör değil. Projelerin araştırılması, geliştirilmesi, prosedürlerin tamamlanması derken yaşama geçirilmesi 1 ile 2 yıl zaman alır. Dolayısıyla ekonomide yaşanacak daralma ya da büyümeleri öngörerek buna yönelik satış stratejilerimizi önceden planlama olanağı bulabiliyoruz. Bu sayede de ülke içindeki durgunluğa bağlı satış kaybımızı başka pazarlara yönelerek ikame ettik.
YENİ SİSTEMLERİMİZLE PİYASANIN KARŞISINA ÇIKACAĞIZ
Bu ay gerçekleşecek Münih Yapı Fuarı sonrası elbette yeni sistemlerimizle piyasanın karşısına çıkacağız ancak 2019 için hedeflerimizi öncelikle ülkemize yatırım olarak belirledik.
İlk yatırımımız, Türkiye’de sektörümüzde bir ilk olan, Beyazköy Tekirdağ’da yerleşik Schüco Eğitim & Lojistik Merkezi’miz idi. Bu tesiste lojistik faaliyetlerimizi yönetiyoruz ayrıca hem mimarlar ve uygulamacılarımızın ekiplerine hem de sektörde büyük bir eksiklik olan, meslek lisesi öğrencilerine ücretsiz sektörel eğitimler veriyoruz.
2019 yılında ise, alüminyum sektöründe orta kademe çalışan açığını bir nebze kapatabilmek adına sosyal sorumluluk projelerine yeni bir katkımız olacağını şimdiden duyurmaktan mutluluk duyuyorum. Bu gibi projelerde firmamızın adını yakın zamanda tekrar göreceksiniz.
SİSTEM ALÜMİNYUM
ERDOĞAN YILMAZ
SATIŞ MÜDÜRÜ
SİSTEM ALÜMİNYUM: YOĞUN PAZARLAMA VE SATIŞ FAALİYETLERİNE ODAKLANDIK
“2018’de yurt dışı piyasalarda ve projelerde pazarımızı daha da büyüttük. Döviz kurlarının belli bir kanalda hareket etmesi girişimcilerin ve şirketlerin yatırım kararlarını almasına yardımcı olacaktır.”
2018 yılını iki dönemde değerlendirmek uygun olacaktır. Ağustos ayına kadar hareketli ve beklentilerin yüksek olduğu bir dönemken, sonrasında malum ekonomik gelişmeler neticesinde alıcı ve satıcıların daha temkinli olduğu, dövize bağlı olarak girdi ve üretim maliyetlerinin yükseldiği ve piyasaların hızla yavaşladığı bir sürece girdik. Şu anda çeşitli sektörlere yönelik alınmış destek kararları, vergi indirimleri ve diğer tedbirlerle başta inşaat olmak üzere piyasalara tekrar dinamizm kazandırılmaya çalışılıyor. Şirket özelindeyse Sistem Alüminyum olarak yurt dışı piyasalarda ve projelerde pazarımızı daha da büyüttüğümüz bir yıl oldu. Yurt içindeki daralmayı giderebilmek için pek çok ihracatçı firma gibi biz de yoğun pazarlama ve satış faaliyetlerine odaklandık.
Hükümet tarafından alındığından bahsettiğimiz tedbirlerin nasıl sonuçlar vereceğini gözlemleyeceğimiz bir dönemdeyiz. 2019 için kötümser olmamakla birlikte piyasadaki temkinli duruşun yılın üçüncü çeyreğine kadar sürebileceğini düşünüyoruz. Devlet, inşaat sektöründe en büyük satın almacı ve müşteri. Dolayısıyla yatırım ortamının rahatlaması belli oranda devlet harcamalarının artmasına bağlıdır ve sektörde buna dair beklentiler sürecektir.
İNŞAAT SEKTÖRÜ TÜRKİYE EKONOMİSİ İÇİN HER ZAMANKİNDEN DAHA ÖNEMLİ
Geçmişe göre yüksekte bile kalsa döviz kurlarının belli bir kanal içinde hareket etmesi, girişimcilerin ve şirketlerin önlerini görmesine ve yatırım kararlarını almasına yardımcı olacaktır. Tabi faiz oranlarının da makul seviyelere gevşemesi inşaat ve gayrimenkul piyasalarının ivme kazanmasına katkı yapacaktır. Bu durumda; kendisine bağlı 200’den fazla alt sektörün ürettiği mal ve hizmete talep yaratan inşaat sektörümüzün, yüksek oranlı – istikrarlı büyüme ve beraberinde istihdam yaratma ihtiyacı her zamankinden daha fazla. İnşaat sektörü bu aşamada Türkiye ekonomisi için de her zamankinden daha önemli.
BTM
ORKUN ÜRKMEZ
Yönetim Kurulu Üyesi
BTM: TÜKETİCİLER HİZMET ALIRKEN SEÇİCİ OLSUNLAR
“BTM su yalıtımı, ısı yalıtımı ve çatı kaplama malzemeleri üretilen 7 tesisiyle hizmet veriyor. BTM’nin 44 yıla yaklaşan tecrübesi, yetkin çalışan kadrosu ve Türkiye’de yalıtım alanında bir ilk olan AR-GE merkezi, yapı profesyonelleri ve son kullanıcının yanında olmaya devam ediyor.”
Geride bıraktığımız 2018 yılı, ülkemiz açısından aşırı yüksek dış borç seviyesi ve satılmayı bekleyen konut stoğu fazlalığının yanı sıra yurt içi ve yurt dışında cereyan eden muhtelif belirsizliklerin etkileriyle beklenenden kötü geçti. Dış borç seviyesinin yüksek olması doğrudan döviz kurlarının yükselmesine neden oldu, beraberinde fiyatları, enflasyonu ve faizi arttırdı. Bunun neticesinde, Türk lirası olarak elde edilen kazançlar döviz karşısında eridi. Böyle bir ortam haliyle konut satışlarının durma noktasına gelmesine ve dolayısıyla yeni yatırımların ertelenmesine hatta yapımı süren birçok projenin de askıya alınmasına neden oldu.
Tüm bu negatif gelişmelerden yalıtım sektörü de olumsuz şekilde etkilendi. Sektörümüzde üretici, satıcı ve uygulamacı bazında iflaslar, iflas ertelemeler, küçülmeler yaşanmaktadır ve önümüzdeki süreçte de bunun devam edeceğini öngörmek yanlış olmayacaktır.
SU YALITIMI BİLİNCİ ARTIYOR
2017 yılında yayımlanarak yürürlüğe giren Su Yalıtım Yönetmeliği ile birlikte 2018 yılında pazarda büyüme beklentileri vardı. Ancak mevcut ekonomik koşullar nedeniyle bu beklenti gerçekleşmedi. Ekonominin önümüzdeki birkaç yıl içinde düzelmesi beklentisiyle birlikte, Su Yalıtım Yönetmeliği’nin sektör üzerinde olumlu etkilerinin görüleceğini tahmin ediyorum. Son kullanıcılara yönelik su yalıtımı bilincinin arttırılması noktasında çalışmalarımız artarak devam ediyor.
Yerli ve yabancı tüm tahminler 2019 yılında Türkiye’de ekonomik küçülmeyi işaret etmekte. Ekonomik küçülme 2018 yılının üçüncü çeyreğinde iyice hissedildi ve bu durum 2019 yılında da düşük ekonomik faaliyet ve iş hacmi olarak karşımıza çıkacak. Böyle bir ortamda hem tüketicilerin hem de üretici ve satış noktalarının çok temkinli hareket etmeleri gerekmekte. Tüketici cephesinde, ödediği paranın karşılığı olan mal ve hizmetleri alamama riski varken, üretici ve satış noktası cephesinde de verdiği ürünün karşılığını tahsil etme riski olacak.
TÜKETİCİLER HİZMET ALIRKEN SEÇİCİ OLSUNLAR
Her zaman olduğu gibi tüketicilere tavsiyemiz, standartlara uygun üretim yapan köklü firmalar ve onların güvenilir satış ağında yer alan bayilerden ürün ve hizmet almak konusunda seçici ve ısrarlı olmaları. BTM, 44 yıla yaklaşan tecrübesi, yetkin çalışan kadrosu, Türkiye’de yalıtım alanında bir ilk olan AR-GE merkezi, geniş bayi ağı ve ürün yelpazesi ile bu noktada yapı profesyonellerinin ve son kullanıcının her zaman yanında ve yanında olmaya devam edecek.
Su yalıtımı, ısı yalıtımı ve çatı kaplama malzemeleri üretilen toplam 7 tesisi bulunan BTM Grup şirketlerinden Polpan KZ, Kazakistan’da faaliyet gösteriyor. Polpan KZ ısı yalıtım levhaları ve su yalıtım örtüleri üretimi yapıyor.
FORM GRUP
TUNÇ KORUN
CEO
FORM GRUP: 2019’DA YENİ ÜRÜNLERİMİZİ TANITACAĞIZ
“Form Grup olarak, 2018’de yaptığımız yatırımların meyvelerini 2019’da toplamayı hedefliyoruz. Mitsubishi Heavy Industries ile Split Klima anlaşması yaptık. 2019’da hedefimiz Split Klima satışı için 40 bayilik oluşturmak. Üç yıl içinde de 100 bayilik bir dağıtım ve satış kanalı hedefimiz var. 2019’da üretimini hedeflediğimiz yeni ürünlerimizi de kısa süre içinde açıklayacağız.”
FORM GRUP 2018’DE ÖNEMLİ ATILIMLARA İMZA ATTI
2017 yılını Form Grup olarak yüzde 10 civarında bir büyümeyle, 250 milyon Türk Lirası ciroyla kapatmıştık. 2018 yılı ise, oldukça belirsiz gözükmekteydi. Ne yazık ki aynen bu şekilde gerçekleşiyor. Döviz kurlarında ortaya çıkan ciddi dalgalanmalar ve artış, enflasyondaki yükselme ve belirsizlikler, birçok yatırımın yavaşlamasına ve hatta askıya alınmasına sebep oldu. Buna ek olarak ithalat girdisi yüksek bir sektör olduğumuz için bu durum üretici ve ithalatçı tüm sektör oyuncularının durumlarını da etkiledi.
Yine de 2018 Form Grup olarak önemli atılımları başlattığımız bir yıl oldu. Uzun yıllardır VRF ürünlerinde tek yetkili olarak başarılı bir iş birliği yürüttüğümüz Mitsubishi Heavy Industries firmasıyla, Split Klima satışı konusunda bir anlaşma yaptık. Bu anlaşma ile ilk kez son tüketiciye dokunacağımız bir kanal yapılanması oluşturmak yönünde adımlarımızı attık.
2018’DE İHRACAT PAZARLARIMIZI GELİŞTİRDİK
Yine İzmir’deki üretim tesislerimizde bir süredir gerçekleştirdiğimiz AR-GE çalışmalarımızı hızlandırdık. Ayrıca ihracat pazarlarımızı geliştirdik ve geliştirmeye devam ediyoruz. Kısaca piyasadaki tüm belirsizliklere rağmen 2018 bizim için önemli bir yatırım yılı oldu. Tüm bu gelişmeler ışığında 2018’i geçen seneki ciromuzu korumuş olarak bitirmeyi öngörüyoruz. Bu tür dönemlerde ciro arttırmak değil tam tersi güvenli satış yaparak aynı hacimde kalıp, tahsilatlarda başarılı olmanın çok daha önemli olduğuna inanıyoruz.
2019’DA YENİ ÜRÜNLERİMİZİ TANITACAĞIZ
Öncelikli beklentimiz ekonomik durumla alakalı daha stabil ve güvenli bir ortamın oluşarak yatırımların tekrar devreye alınması. Buna ek olarak, 2019 bizim açımızdan 2018 yılında yaptığımız yatırımların meyvelerini toplamayı hedeflediğimiz bir yıl olacak. 2018 yılında pazara sunduğumuz yerli üretim Euroform fancoillerimize ek olarak klima ürün gamında bir süredir AR-GE çalışmalarını sürdürdüğümüz ve 2019’da üretimini planladığımız yeni ürünlerimiz var, bunları çok kısa bir süre sonra açıklayacağız. Bu yeni ürünlerle kendi geliştirdiğimiz teknolojileri daha uygun şartlarda piyasaya sunabiliyor olmayı hedefliyoruz. 2019 ve sonrasında, birçok üründe üretime daha fazla ağırlık vermeyi planlıyoruz.
HEDEF 3 YILDA 100 BAYİLİK OLUŞTURMAK
Mitsubishi Heavy Industries ile Split Klima satışı konusunda yaptığımız anlaşmaya istinaden 2019’dan itibaren Mitsubishi Heavy markasına özel hazırlanmış FORM mağazalarında Split Klima satışı da başlatıyor olacağız. Bayi çalışmalarına çok hızlı bir şekilde başladık. Hedefimiz 2019 sonunda 40 adet bayiye ulaşmak ve 3 yıl içinde 100 bayilik bir dağıtım ve satış kanalı oluşturmak. Form Grup olarak klima konusundaki 53 yıllık teknik deneyimimizi ve servis konusundaki başarılı organizasyonumuzu Split Klima konusunda kullanarak, son kullanıcıya çok daha olumlu bir deneyim yaratacağız. Mitsubishi Heavy de bu konuda çok olumlu yaklaşımlar ve destekler içinde. 2019 senesinde başlayacağımız reklam ve tanıtım çalışmalarıyla birlikte, Form kalite ve servis farkını Split Klima alanında da göstereceğiz.
GF HAKAN PLASTİK
BATUHAN BESLER
TÜRKİYE VE ORTADOĞU BÖLGE BAŞKANI
GF HAKAN PLASTİK: 2019’DA EN ÖNEMLİ BAŞLIĞIMIZ İHRACAT OLACAK
“GF Hakan Plastik olarak 2018’de yüzde 15 büyüdük. 2018’i hem iç pazarda hem de ihracatta büyüyerek geçirdik. 2019’da yeni ürünlerimizden bahsedeceğiz. Türkiye’nin ilk sessiz boru üreticisi olarak hedefimiz bu pazara yine farklı ve inovatif ürünler sunmak. Bu sektörde hem biz hem de ülkemiz ihracat üssü olabilecek bilgi birikimine ve üretim yetkinliğine sahip. GF Hakan Plastik olarak bu yıl da eğitime desteğimiz sürecek.”
2018’DE YÜZDE 15 BÜYÜME YAKALADIK
2018 Türkiye için oldukça zorlu ve sıkıntılı bir yıl oldu. Özellikle yılın ikinci yarısında döviz kurlarındaki yükseliş ve dalgalanma tüm sektörleri etkiledi. İnşaat malzemeleri sektörü ise, hem maliyetlerin yükselmesi hem de finansal sıkıntıların daha derinden yaşanması sebebiyle diğer sektörlere oranlara çok daha fazla etkilendi. Bu etkiyi 2018’in inşaat büyüme rakamlarında da açık şekilde görüyoruz. Uzun bir aradan sonra sektör negatif büyüme verdi. Bunun 4. çeyrekte de bu şekilde geleceğini öngörüyoruz. Yapı izinlerindeki ciddi düşüş de yeni projelerin devamı konusunda olumsuz sinyaller veriyor.
HEM İÇ PAZARDA HEM DE İHRACATTA BÜYÜDÜK
Biz de GF Hakan Plastik olarak tüm bu gelişmeleri yakından izledik ve tabi ki etkilerini hissettik. Bununla beraber 2018 yılını genel olarak iyi geçirdiğimizi söyleyebiliriz. 2018 için koyduğumuz bütçeyi ilk 11 ayda tamamladık. Geçen yıla göre yüzde 15 civarı bir büyüme yakaladık. Tabi ki bunun birçok sebebi var. Bu kadar zor bir yılda bile bu şekilde bir performans göstermek kolay değil. Ancak biz üretimden satışa, insan kaynağından pazarlama ve finansa tüm faaliyetlerimizi üzerine kurduğumuz sağlam temelimizle 2018’i hem iç pazarda hem de ihracatta büyüyerek geçirdik.
İLKEMİZ YENİLİKÇİ ÜRÜNLER SUNMAK
Biz kurulduğumuz günden bu yana kendimizi plastik boruda “kalite ve güven” ile bir araya koyuyoruz. Türkiye’de 50 yılı aşkın geçmişimizde, dünyada ise, GF (Georg Fischer) olarak 200 yıllık geçmişimiz ile kullanıcılarımız için yaşam konforunu artıran yenilikçi ürünler sunmayı kendimize ilke edindik. Plastik boru sektöründe üstyapı ve altyapı alanlarında sunmuş olduğumuz ürün ve hizmetlerimizle, geniş bayi ağımızla her zaman müşterilerimizin ihtiyaçlarına en doğru, en hızlı ve en kolay şekilde ulaşabilmesi için çalışmalarımıza aralıksız devam ettik.
2019’DA EN ÖNEMLİ BAŞLIĞIMIZ İHRACAT OLACAK
Yıl boyunca 9 fuara katıldık. Fuar katılımlarının ihracat pazarlarımızda bize yeni fırsatlar açtığını düşünüyoruz. 2019’da da bu çalışmalarımıza devam edeceğiz. 2018 yılında ihracatta bir önceki yıla göre büyüme kaydettik. Halen tam olarak istediğimiz seviyeye gelemesek de önemli gelişmeler sağladık. İhracat 2019 içinde de en önemli konu başlığımız olacak. Hem GF satış şirketleri üzerinden yaptığımız ihracatı hem de doğrudan ihracatımızı büyütmeyi hedefliyoruz. Yurt içi pazarda ise mevcut iş ortaklarımız ile işimizi geliştireceğiz. Hem bizim için hem de iş ortaklarımız için finansal istikrar en yakından takip ettiğimiz konu olacak.
2019’DA YENİ ÜRÜNLERİMİZİ KONUŞACAĞIZ
Ürün gamı ile ilgili çalışmalarımız da kesintisiz devam ediyor. 2019 yılı içinde daha detaylı olarak yeni ürünlerimizden bahsedeceğiz. Türkiye’nin ilk sessiz boru üreticisi olarak hedefimiz bu pazara yine farklı ve inovatif ürünler sunabilmek. Büyük ve hızlı kentleşme nedeniyle giderek üzerinde hassasiyetle durulmaya başlayan gürültü kirliliği, konutlardan okullara, otellerden ofislere her alanda kişileri fiziksel ve ruhsal yönde olumsuz etkileyen toplumsal bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Yapılarda, toplumun ve bireyin yaşam kalitesini artıracak ses yalıtımı sağlayan ürünlerin kullanımı bu nedenle daha da önem kazanıyor.
BU YIL DA EĞİTİME DESTEĞİMİZ DEVAM EDECEK
Her geçen yıl üzerine koyarak ilerlediğimiz eğitim ve teknik destek çalışmalarımız da 2019 yılında devam edecek. 2018 yılında hem GF Hakan Plastik Eğitim ve Teknoloji Merkezi’nde hem de yurt içi ve ihracat bölgelerinde yaptığımız eğitimlerle 1.200 kişiye ulaştık. Önümüzdeki yıl çok daha önemli ve yapısal çalışmalar yapmak istiyoruz.
SEKTÖR İÇİN ÇIKIŞ NOKTASI: İHRACAT
2019 yılı özellikle iç pazar için yine çok kolay ve rahat bir yıl olmayacak. Yeni projelerden ziyade yenileme pazarının daha önde olacağını düşünüyoruz. Ancak sektörümüz için en önemli çıkış noktası ihracat olacak. Hem biz GF Hakan Plastik olarak hem de ülkemiz bu sektörde ihracat üssü olabilecek bilgi birikimi ve üretim yetkinliğine sahibiz. 2019 yılında ve devamında inşaat malzemeleri sektörünün daha iyiye doğru gitmesi ve ihracat pazarları için katma değeri ve kalitesi yüksek ürün ve hizmetler üretmenin hem firmalara hem de ülkemizin geleceğine katkı sağlayacağını düşünüyoruz. O sebeple daha ucuzu değil daha iyiyi hedeflemek, bunun için daha fazla çalışmak; daha sürdürülebilir bir sanayiyi de beraberinde getirecektir.
Son olarak yeni yılın hem bizlere ve sevdiklerimize hem de ülkemize huzur, mutluluk ve başarı getirmesini dilerim.
AUSTROTHERM
ÖZGÜR KAAN ALİOĞLU
Türkiye Genel Müdürü
AUSTROTHERM: YALITIM ÜLKEMİZ İÇİN ÖNCELİKLİ KONULARIN BAŞINDA YER ALMALI
“Sektör olarak tüketiciye ve kamuoyuna, üst seviyede verimli mantolama sistemlerine nasıl sahip olabileceklerini daha yüksek sesle anlatmamız gerekiyor.”
Enerji tüketimimizin yüzde 35’sini konutlarda kullanıyoruz. Konutlarda tüketilen enerjinin yüzde 70’inden fazlası, ısıtma ve soğutma amaçlı. 2017’de enerji ithalatı için yaklaşık 37 milyar dolar para harcadık ve ithal ettiğimiz enerjinin yüzde 35’ini yani yaklaşık 13 milyar dolarını konutlarda kullandık. 2018 yılı rakamlarının da benzer yüzdelerde olacağı öngörülmekte. Türkiye’de yaklaşık 21 milyon konutun 16 milyona yakınında halen daha ısı yalıtımı yok.
Yalıtım sektörü, birçok açıdan hayati önem taşıyor. Hem tüketicilerin daha fazla enerji tasarrufu yaparak hane ekonomisine pozitif etki yaratması, hem ülkemizin konutlarda ısıtma-soğutma amaçlı ithal ettiği enerji miktarını düşürmesi yönünden. Ayrıca enerji kaynaklı cari açık sorunumuzu azaltması ve bu sayede dışa bağımlılığımızın azalmasıyla birlikte Milli Güvenlik politikalarımıza da destek sağlaması, hem de enerji tüketiminin azalması sayesinde salınan karbon gazları miktarının düşürülmesi ile doğanın korunması açısından yalıtım ülkemiz için öncelikli konuların başında yer almalı”
ARZ TALEP ARASINDA DENGESİZLİK HAKİM
Yalıtımın önemi nedeniyle doğal olarak sektöre yatırımcı ilgisi yüksek. Ancak ne yazık ki koordinasyonsuz ve plansız yatırım politikaları sebebiyle şu anda talebin 4 katı kadar fazla arz oluştuğunu söyleyebiliriz. Arz ve talep arasındaki bu dengesizlik ve aşırı uçurum sebebiyle de sektörde çok yoğun bir rekabet yaşanmakta. Bu rekabet ilk bakışta, serbest piyasa koşulları sebebiyle tüketicinin lehine gibi gözükse de kontrolsüz üretim ve denetimsiz uygulama ortamında ürün ve hizmet kalitesinde yol açtığı kalitesizlik ve standart dışılık sebebiyle tüketiciler ve ülkemiz için büyük bir risk oluşturmakta.
ISI YALITIMINDA ŞİMDİ İKİNCİ EVREYE GEÇİYORUZ
Kamuoyunda ısı yalıtımı ve mantolama bilincinin oluşturulabilmesi konusunda birinci evreyi tamamladığımızı söyleyebilirim. Artık herkes ısı yalıtımının öneminin ve sunduğu faydanın farkında. Şimdi ikinci evreye geçiyoruz. Artık sektör olarak tüketiciye ve kamuoyuna, üst seviyede verimli mantolama sistemlerine nasıl sahip olabileceklerini daha yüksek sesle anlatmamız gerekiyor. Bir mantolama sistemi birçok komponentten oluşuyor. Ancak asıl işi yapan, yani ısı yalıtımını sağlayan komponent “Isı Yalıtım Levhası”. Ne kadar kalın ısı yalıtım levhası, o kadar çok enerji tasarrufu demek. Avrupa’da yaklaşık 12 cm’ler civarında olan ortalama Isı Yalıtım Levhası kalınlıkları ülkemizde ne yazık ki 4 cm mertebelerinde. Biz de kalınlık hedeflerimizi artırmalıyız.
PREFABRİK YAPI
MUSTAFA TOLUNAY
GENEL MÜDÜR
PREFABRİK YAPI: 115’TEN FAZLA ÜLKEYE İHRACAT YAPIYORUZ
Prefabrik Yapı A.Ş. olarak, 2018 yılı hedeflerimizi gerçekleştirdik ve 2017’ye göre daha fazla ülkeye ihracat yaptık. 2018’de ayrıca farklı kültür ve iklim bölgelerine ulaşmanın da mutluluğunu yaşadık. “Türkiye üretimi” algısını hak ettiği yere getirmek için çok çalışıyoruz.
Şu an 115’ten fazla ülkeye ihracat yapıyoruz. 2019 yılının ilk çeyreğinde bu sayıyı 120’den fazla ülkeye çıkarmayı hedeflerken bir taraftan da, ekolojik 0 karbonlu yapı sistemlerimizi dünyanın her köşesine ulaştırmayı planlıyoruz. Ayrıca Hekim Profil markamızla, endüstriyel yapılardaki galvanizli yapı çeliği miktarını artırmak öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor.
2019 yılı bütün ülkemiz için çok önemli bir yıl. Sadece bizim sektörümüz için değil, bütün sektörler için son derece önemli. Artık global dünyada ticaret çok daha rekabetçi ve hızlı yürüyor. Biz Prefabrik Yapı A.Ş. olarak, profesyonel kadrolarımız ve kurumsal yapımızla ülkemizi temsil etmeye devam ediyoruz.
HEKİM YAPI
ÖZGE HEKİM
YÖNETİM KURULU ÜYESİ
HEKİM YAPI: YAKIN COĞRAFYAMIZDA DAHA ETKİN OLACAĞIZ
Hekim Yapı olarak, kendi açımızdan 2018 yılına baktığımızda 3 ana ürün grubunda (HekimBoard, HekimPanel ve HekimPor) sektörün yüksek kapasiteli üreticilerinden biriyiz. Çalışmalarımız 2018 yılında olumlu sonuçlar verdi ve 2017 yılına göre ihracat toplamı yaklaşık yüzde 60 oranında arttı. Bu rakamı 2019 yılında daha da yukarılara taşıyacağız.
Sadece üretmenin yetmediği; doğaya saygılı, kaynakları minimum tüketen, uzun ömürlü ürünlerin üretilmesinin teşvik edilmesinin yanında aksi üretimlerin de denetlenmesi gerekmektedir. 2019 yılında bu yapıların daha etkin olacağını düşünüyoruz.
Yurtdışı yapılanmamızda ise, özellikle yakın coğrafyamızda daha etkin olmaya çalışıyoruz. Bulgaristan, Romanya, Yunanistan, Rusya, Azerbaycan ve İran gibi ülkelerle ticaret hacmimizi artırmaya çalışıyoruz. Bunun yanında Almanya, İngiltere, Fransa, Katar, Suudi Arabistan gibi ülkelerle de mevcut ticaretimizi daha da geliştirmek için düzenli olarak seyahatler gerçekleştirmekteyiz.
HÜRRİYET EMLAK
ÇAĞRI BOZAY
Satış Direktörü
HÜRRİYET EMLAK: 2019 HÜRRİYET EMLAK İÇİN DİJİTAL DÖNÜŞÜM YILI OLACAK
Hürriyet Emlak olarak gayrimenkul sektöründeki hacmin çok kısa zamanda tekrar istenilen seviyelere geleceğine inanıyoruz. 2018 yılının sonlarında, dünyanın en büyük yatırım bankalarından Goldman Sachs tarafından Hürriyet Emlak’a yapılan yatırım, şirketimizin olduğu kadar sektörün de büyüme potansiyeli olduğunun çok açık bir göstergesi.
2019 Hürriyet Emlak için dijital dönüşümün yaşanacağı ve sektöre getireceğimiz yenilikler açısından hedeflerimizin daha da üzerine çıkacağımız bir yıl olacak. Hayallerindeki gayrimenkulü bulmayı hedefleyenler ve ilan bakanları hızlı ve en doğru eşleşmeyle buluşturacak teknoloji ve pazarlama yatırımlarımıza tüm konsantrasyonumuzla, hız kesmeden devam edeceğiz.
2019’da da başta emlak ofisleri ve inşaat firmaları olmak üzere tüm gayrimenkul sektörü arz paydaşlarının, platformumuz üzerinden daha fazla gelir elde etmesini sağlamak için çalışmaya devam edeceğiz. Hem son kullanıcının hem de emlak ofislerinin çok daha rahat kullanabilecekleri ve ev arama sürecini kolaylaştıracak ara yüz geliştirme çalışmalarımız da tüm hızıyla devam ediyor.
Tüm bu gelişmelere paralel, sektör paydaşlarını platformumuz üzerinden şeffaf ve güvenilir bir şekilde buluşturacağımız, gayrimenkul ile ilgili önemli bilgileri tek bir tuşla gösteren kullanımı oldukça kolay bazı entegrasyonları da hayata geçireceğiz.
HYDRO YAPI
ÇAĞDAŞ TAYLAN
GENEL MÜDÜR
HYDRO YAPI: DIŞ PAZARLARDAKİ ETKİNLİĞİMİZİ ARTIRMAYI HEDEFLİYORUZ
“2019 yılında dış pazarlardaki etkinliğimizi artırmayı hedefliyoruz. 2020’de ekonomimizde ve sektörümüzde gözle görülür iyileşme görülebilir.”
2018 yılı iyi geçmesini beklediğimiz, planlamamızı büyüme ve istihdamı artırmayı bütçelediğimiz bir yıldı. Ancak mevcut ekonomik konjonktür nedeniyle beklentilerimizi karşılayamadı. Bu durumda en çok etkilenen lokomotif sektör olan inşaat sektörünün negatif olarak etkilenmesi, anlaştığımız işlerde bile yavaşlama ve durma yaşadığımız projeler nedeniyle bu sektöre hizmet veren firmamızı da paralel olarak etkiledi.
DIŞ PAZARLARDAKİ ETKİNLİĞİMİZİ ARTIRACAĞIZ
Halen yürürlükte olan konkordato uygulaması bizim gibi yabancı firmaların Türkiye pazarına bakışını çok olumsuz etkiliyor. Öncesinde, bayilerimizin konut müteahhitlerinden aldığı evrakları ödeme aracı olarak kabul ederken, güncel ekonomik durumdan dolayı kredi limitlerini, risklerimizi minimize etmemizi gerektiriyor. Dolayısıyla, yeni projelerin sürdürülebilirliğinin öngörülememesi nedeniyle iç pazarda seçici olmak durumundayız ve daha ziyade dış pazarlardaki etkinliğimizi artırmayı hedefliyoruz. Türkiye’deki bu durumun en erken 2019’un üçüncü çeyreğinden itibaren iyileşme işaretleri göstereceğini tahmin ediyoruz, doğru adımların atılması halinde 2020 yılında ekonomimizde ve sektörümüzde gözle görülür iyileşme görülebilir.
Özellikle konut sektörünün regüle edilmesi gerekiyor. Sektörün daha dikkatli ve öngörülü olması ve daha sağlam adımlar atması gerekiyor.
TÜRKİYE İŞ BANKASI
ADNAN BALİ
Genel Müdür
İŞ BANKASI: 2019’UN İKİNCİ YARISINDA EKONOMİDE TOPARLANMA BEKLİYORUZ
“Yurt içinde uygulanması beklenen sıkı para ve maliye politikası paralelinde, 2019 yılının ilk yarısında gözlenebilecek zayıf seyrin ardından yılın ikinci yarısında ekonomik aktivitede kademeli toparlanma olmasını bekliyoruz”
2019 yılında ekonomide dengelenme sürecinde, bilançomuzu dinamik olarak yönetmeye devam edeceğiz. Bu konjonktürde önceliğimiz; karlılığımızı ve sermaye gücümüzü koruyarak geliştirmek, aktif kalitesini odağımızda tutmak olacak. Sürdürülebilirlik ve karlılık hedeflerimiz doğrultusunda kurumsal etkinlik ve verimliliğimizi destekleyen geleceğe dönük projelere yatırım yapmaya devam edeceğiz. Bunlar sadece İş Bankası olarak değil, İş Bankası Grubu olarak tüm iştirak ve ortaklıklarımızla birlikte gözeteceğimiz öncelikler olacak.
2019’UN İKİNCİ YARISINDA TOPARLANMA BEKLİYORUZ
Ekonominin yeniden dengeleneceği bu dönemde, değişen koşullara ve ortaya çıkacak risklere hızlı tepki verebilen, esnek ve proaktif stratejiler izleyecek, bilançomuzu dinamik olarak yöneteceğiz. Özellikle 2019’un ikinci yarısından itibaren öngördüğümüz şekilde ekonomik aktivitenin hız kazanması, enflasyon ve faiz oranlarında normalleşmenin belirginleşmesi halinde, hem yatırım hem de tüketim perspektifinde ertelenmiş talebin gerçekleşmesiyle kredi hacmindeki artışın ivme kazanması söz konusu olabilecek. Bu süreçte de KOBİ/küçük işletmeler öncelikli olmak üzere tüm reel sektörün ve hane halkının finansal ihtiyaçlarını yaygın bir şekilde karşılamayı sürdüreceğiz.
REEL SEKTÖRE DIŞ FİNANSMAN DESTEĞİ SAĞLAYACAĞIZ
Reel sektör şirketlerinin dış ticaret işlemlerinin finansmanına destek vererek, ülke ekonomisine olan katkıyı sürdürüyoruz.
“Yaşanan gelişmelerin yol açtığı belirsizlik ortamında dahi, 2018 yılında da mevduat dışı yabancı para kaynak sağlama konusunda uzun yıllara dayalı güçlü muhabirlik ilişkilerimiz, uluslararası yatırımcılar nezdindeki kredibilitemiz ve proaktif yurt dışı borçlanma stratejimiz sayesinde yabancı para kaynaklarını çeşitlendirmeyi, yeni kaynaklar sağlamayı sürdürdük. Önümüzdeki dönemde de ihtiyaçlarımız doğrultusunda piyasaları yakından izleyecek ve var olan yurtdışı borçlanma enstrümanları ile alternatif enstrümanları değerlendireceğiz.”
RE/MAX
MURAT GOLDSTEIN
TÜRKİYE BÖLGE DİREKTÖRÜ
RE/MAX: 2019’DA YÜZDE 30 BÜYÜMEYİ HEDEFLİYORUZ
RE/MAX Türkiye olarak, 2019 yılının son derece verimli geçeceğine inanıyoruz. Bu yıl tapu işlemlerinde yüzde 2,5 büyüme bekliyoruz. Yabancıların alımlarıyla sektör hareketlenecek.
Kendi işini kurarak profesyonel gayrimenkul pazarlama ve danışmanlık hizmetleri sunmak isteyen girişimcilere önemli fırsatlar sağlayan RE/MAX Türkiye olarak, 2019 yılının son derece verimli geçeceğine inanıyoruz. Sektörü canlı tutmaya yönelik olarak yerinde ve zamanında önlemler alındığını görmekten memnuniyet duyuyoruz. Gayrimenkul sektöründeki dönemsel durgunluğun aşılması için gerek sektör oyuncularının gerekse devletin aldığı önlemler ve düzenlenen kampanyalar son derece yararlı oldu. Önümüzdeki yıl, toplam tapu işlemlerinde yüzde 2-2,5’lik bir büyüme bekliyorum. Ayrıca, yabancıların alımları ile sektörün daha da hareketleneceği düşüncesindeyim.
Yüzde 30 civarında büyüme beklediğimiz 2019’da 40 ofis daha açmayı ve en az 1000 gayrimenkul danışmanının daha ekibimize katılmasını planlıyoruz.
TERMO TEKNİK
SELİM ÇETİNKURŞUN
TÜRKİYE SATIŞ VE PAZARLAMA MÜDÜRÜ
TERMO TEKNİK: 2019’DA YENİ ÜRÜNLERİMİZİ TANITACAĞIZ
“Üretim yatırımlarımız 2019 yılında da devam edecek. 2019’da EVOMAX serimizin yeni bir ürünü olan EVOMAX 2’yi Türk tüketicisi ile tanıştırmayı planlıyoruz.”
Termo Ternik olarak, 2018 yılında fabrika yatırımlarımız devam etti. İş ortaklarımızla ilişkilerimizi geliştirdik. 2019 yılında da üretim yatırımlarımız devam edecek. Bayilerle samimiyete, güvene ve iş birliğine dayanan ilişkimizi artırarak sürdüreceğiz.
Termo Teknik’in Çorlu’da bulunan dünyanın en büyük panel radyatör fabrikası olan üretim birimimizde en çok kullandığımız hammadde çelik sac. Bu çelik sac verimlilik ve ekonomi açısından en ileri teknoloji ile işlemden geçirilerek radyatöre dönüşüyor. Üretimimiz elektrik kaynaklı olduğundan minimum seviyede emisyon salınımı gerçekleşiyor. Üretimde kullandığımız teknoloji ve araçlar hem üstün kalite hem de verimlilik sağlıyor. Türkiye’nin ihtiyacını karşılayacak ve başta Avrupa Birliği ülkeleri olmak üzere dünyanın dört bir yanına ihracat yapacak böyle bir fabrikayı oluşturmak için 100 milyon doların üzerinde yatırım yaptık.
HEDEFİMİZ TÜKETİCİYE AVRUPA STANDARTLARINI SAĞLAMAK
Termo Teknik olarak 2019’da, Türk tüketicisini Türkiye’den çok daha uzun yıllardır doğalgaz kullanan Avrupa ülkelerinde standartlaşmış ürün kalitesiyle buluşturabilmeyi amaçlıyoruz. Bir yandan ürün ve çözümlerimizi piyasaya sunarken, bir yandan da, bayilerimiz ile her zaman olduğu gibi samimiyete ve açıklığa dayalı bir iletişimi tercih etmeye devam edeceğiz.
Türkiye duvar tipi yoğuşmalı kazan ısıtma pazarının aktif oyuncularından biri olan EVOMAX, 2019 yılında da kamu ve özel projelerin yoğunlukla tercih ettiği bir marka olma yolunda ilerleyecek. Ayrıca, 2019’da EVOMAX serimizin yeni bir ürünü olan EVOMAX 2’yi de Türk tüketicisi ile tanıştırmayı planlıyoruz.