“Farklı sektörler ve ihracat pazarları arasında hızlı geçiş yapma esnekliğine sahip olan Assan Alüminyum, 100 bin tonluk alüminyum folyo üretim kapasitesiyle Avrupa’nın en büyük iki üreticisinden biri. Sektörümüz, pandemi koşullarına rağmen ihracatta büyük bir başarıya imza attı. Bu başarıya sunduğumuz katkının kapsamını genişletmeye odaklanacağız.”
Assan Alüminyum’un sektöründe ulaştığı büyüklüğünü genel hatlarıyla özetler misiniz? En fazla hangi sektörler için üretim yapıyorsunuz?
Assan Alüminyum, Kibar Holding çatısı altında 1988 yılında kuruldu. Bugün İstanbul, Tuzla ve Kocaeli Dilovası tesislerinde yıllık 300 bin tonluk kurulu levha ve folyo kapasitesi ve rulo boyama tesislerinde yıllık 60 bin ton alüminyum boyama kapasitesiyle Türkiye’nin yassı alüminyum sektörünün lider kuruluşudur. Şirketimiz, 100 bin tonluk mevcut alüminyum folyo üretim kapasitesiyle Avrupa’nın en büyük iki üreticisinden biri konumundadır. 1.500’ü aşkın çalışanımızla; rulo, levha, folyo ve boyalı alüminyum ürünleriyle ambalaj, distribütör, inşaat, dayanıklı tüketim, otomotiv ve ısıtma-soğutmaya kadar çok çeşitli sektörlere hizmet veriyoruz. Assan Alüminyum olarak, güvenilirlik, esneklik, yenilikçilik ve sürdürülebilirlik ana değerlerimiz doğrultusunda daha kaliteli, daha verimli ve daha sürdürülebilir çıktılar elde etmek amacıyla sürekli iyileştirme çalışmaları yürütüyoruz, her yıl birçok müşterimiz tarafından yılın tedarikçisi unvanına layık görülüyoruz.

İhracat yaptığınız ülkeler hangileri? Yeni pazar hedefleriniz var mı? Rakamlarla ihracat büyüklüğünüzü öğrenebilir miyiz?
Ürettiğimiz ürünleri dünyanın dört bir yanına ulaştırarak ihracat faaliyetlerimizi başarıyla sürdürüyor, ülke ekonomisine katkı sunuyoruz. Satışlarımızın yüzde 80’ini ihraç ediyoruz. Almanya, Fransa, İngiltere, Hollanda gibi Batı Avrupa ülkeleri ve Kuzey Amerika başta olmak üzere, dört kıtada 70’ten fazla ülkeye ihracat yapıyoruz. Assan Alüminyum olarak 30 yılı aşkın süredir üretim ve ihracat tecrübesine sahibiz. Stratejik ihracat pazarlarımız belirttiğim gibi Batı Avrupa ve Kuzey Amerika olmasına rağmen yeni pazar arayışlarımız da devam ediyor. Özellikle pandemi döneminde lojistik kaynaklı yavaşlamalar süresince ihracatta devamlılığı sağlayarak hem çalışanlarımızın hem de ülkemizin ekonomisine katkı sunmak amacıyla hızla alternatif çözümler ürettik. Farklı sektörler ve ihracat pazarları arasında hızlı geçişler yapma esnekliğine sahibiz. Ani durumlar karşısında hazırlıklı duruşumuz, krizler karşısında güçlü risk yönetim yapımımız ve tecrübemiz sayesinde çevik aksiyonlar alabiliyoruz.
İnşaat sektörü sizin açınızdan nasıl bir alan? Bu sektörüne yönelik hangi ürünleri sunuyorsunuz?
Rulo, levha, folyo ve boyalı rulo ürünleri ile ambalaj, distribütör, inşaat, dayanıklı tüketim, otomotiv ve ısıtma-soğutma gibi çok farklı sektör için ham madde üretiyoruz. İnşaat sektörü açısından bakıldığında en fazla iş birliği yaptığımız alanlardan biri olduğunu söylemek mümkün. Çünkü alüminyum; hafifliği, ısı iletkenliği, korozyon direnci, yüzde 100 ve sonsuz kez dönüştürülebilmesi, kolay şekil alabilmesi ve estetik özellikleri gibi birçok yönüyle modern hayatın bugünkü ve gelecekteki ihtiyaçlarını en doğru şekilde karşılayan malzemedir. Artık hem ülkemizde hem de dünya inşaat sektöründe binaların statik yükünü hafifleten, daha sağlam, daha verimli, daha uzun ömürlü, daha ekonomik ve daha sürdürülebilir ürünler için alüminyum tercih ediliyor.

Alüminyumun yüzde 100 ve sonsuz kez dönüştürülebilme, hafiflik, iletkenlik, ısı/nem ve UV bloke etme gibi özelliklerinden bahsettiniz. Bu kazançlar sürdürülebilirlik noktasında nasıl bir öneme sahip?
Doğal olarak sürdürülebilir bir ürün olması nedeniyle de yassı alüminyum ürünlerimiz inşaat sektöründe sıklıkla tercih ediliyor. Isı iletkenliği sayesinde ısıtma, soğutma, izolasyon malzemelerinin ve dış cephe malzemelerinin üretiminde önemli bir enerji tasarrufu sağlıyor. Örneğin, çift cam uygulamalarında cam çıtalarının alüminyumdan üretilmesi, iki cam arasındaki oksijen ve nem geçirgenliğini engelliyor. Avrupa Birliği EN normlarına göre alüminyum A1, yanmaz ve yangına katkıda bulunmaz malzemeler sınıfındadır. Bu sayede konvansiyonel inşaat malzemelerine göre alüminyum bir adım öne geçiyor. Üretimini yaptığımız boyalı alüminyum da ağırlıklı olarak inşaat sektöründe kullanılıyor. Kompozit panelden garaj panjur kapılarına, kenetli çatıdan asma tavana kadar birçok kullanım alanı bulunan boyalı alüminyum hem estetik hem de artırılmış korozyon direnci anlamında önemli avantajlar sağlıyor.
Sürdürülebilirlik firmanız açısından en önemli marka değerlerinden biri. Bu alanda yürüttüğünüz çalışmalar ve sahip olduğunuz sertifikalar hakkında bilgi verir misiniz?
Pandemi döneminde önemi daha net anlaşılan ve hemen her sektörün ajandasında üst sıralarda yer almaya başlayan sürdürülebilirlik kavramı Assan Alüminyum olarak ana değerlerimiz arasında yer alıyor. Kibar Holding’in Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’nin, yani UNGC’nin imzacısı olmasıyla birlikte sürdürülebilirlik vizyonumuz uzun zaman önce belirlendi. Sürdürülebilirlik değerimiz ışığında hem ülke ekonomimize katma değer yaratmaya hem de dünyamıza, çevremize ve gelecek jenerasyonlara karşı sorumluluklarımızı yerine getirmeye devam ediyoruz. Sürdürülebilirliği yönetişim, sosyal ve çevresel boyutlarıyla bütünsel olarak ele alıyoruz. Yönetişim boyutuna etkili risk yönetimimiz ve hızlı çözümler üretebilen esnek yapımız ile katkı sağlıyoruz. Sürdürülebilirliğin çevresel boyutu da en az ekonomik boyutu kadar kritik ve bizim de en önemli gündem maddelerimizden biri. Bu kapsamda pek çok yenilikçi projeyi hayata geçiriyor, sosyal sorumluluk bilincimiz ve çevreye yönelik farkındalığımızla, çatısı altında faaliyet gösterdiğimiz Kibar Grubu’nun 2025 Sürdürülebilirlik Stratejisi’nin yol göstericiliğinde değer yaratıyoruz. Kocaeli Üniversitesi ile yürüttüğümüz iş birliği projesi bunun en iyi örneklerinden biri. Geçen yılki çalışmalarımızla türü tükenme tehlikesi altında olan endemik bitki “Mavi Yıldız”ı doğaya yeniden kazandırdık. Bu yıl projenin devamında yine florada korunması gereken başka bir bitki üzerinde çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Ekosisteme saygılı uygulamalarımızın yanı sıra bu projelerle doğanın dengesinin korunmasına katkı sağlamayı hedefliyoruz.

Sürdürülebilirlik çok geniş bir kavram ve Assan Alüminyum olarak bu konuda söyleyecek çok fazla şeyimiz var. Bunu, küresel sürdürülebilirlik hedeflerini bir yükümlülük olarak değil, kurumsal ilkelerimiz olarak benimsememize borçluyuz. Hedefimiz iş ortaklarımızın da içinde yer aldığı, sürdürülebilir bir ekosistem oluşturmak. Bu gayretlerimizin küresel ölçekte sektörümüzün sürdürülebilirlik faaliyetlerine yön veren Aluminium Stewardship Initiative (ASI) tarafından sertifikalandırılması bizler için son dönemde gerçekleşen önemli bir gurur kaynağı. ASI’dan hem Tuzla ve Dilovası üretim tesislerimizin hem de geri dönüşüm tesisimizin sürdürülebilirliğini tescil edici nitelikte olan provizyonel Sürdürülebilirlik Performans Standardı Sertifikasını aldık. ASI’ın amacı, tüm dünyada alüminyum sektörünün sürdürülebilir bir yapıya kavuşmasını sağlamak amacıyla çerçeveyi belirlemek ve bu kapsamda sürdürülebilirlik sertifikasyon standartları tanımlamak. Sürdürülebilirlik alanında, alüminyum sektörüne özel sertifikalandırmayı sağlayan ilk ve tek kuruluş olan ASI, şirketlerin yönetim sistemlerinin, risk yönetimlerinin ve performanslarının sürdürülebilirlik standartlarına uyumunu denetleyerek ölçümlüyor ve sertifikalandırıyor. Assan Alüminyum ve Türkiye alüminyum sektörü için bir ilk olan bu sertifikanın, sürdürebilirlik yolculuğumuzun devamı için de önemli bir kilometre taşı olduğuna inanıyoruz. Tüm bunlarla birlikte ISO 50001 Enerji Yönetimi Sistemi Belgesi ve ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi Belgesi gibi bu konuda kritik sertifikasyonların tümüne sahibiz ve düzenli olarak yeniliyoruz. Diğer taraftan kurumsal yönetişimin önemli göstergelerinden olan risk yönetimi faaliyetlerimiz ve uygulamalarımızla uluslararası risk yönetimi standartlarını kapsayan TS ISO 31000 Risk Yönetimi Sistemi Doğrulama Belgesi’ni de bu sene içinde almaya hak kazandık. Bu belgenin yönetim sistemi performansımızın, operasyonel verimliliğimizin ve üst düzey risk yönetim çalışmalarımızın planlı ve sistematik şekilde ele alınmasının bir sonucu olduğunu söyleyebiliriz. Bu sayede müşterilerimizin gözünde Assan Alüminyum, hem hızlı değişen rekabet koşullarına göre esnek çözümler sunan hem de uzun süreli ve güvene dayalı ilişkilere önem veren bir iş ortağı olarak konumlanıyor. Yatırımlarımızla sürdürülebilir büyümemizi devam ettirmeyi hedefliyoruz.

2021 yılı hedeflerinizi kısaca paylaşır mısınız?
2021 yılına oldukça hızlı bir başlangıç yaptık. Planlarımız doğrultusunda yatırımlarımızı devreye almaya devam ediyoruz. İhracat çalışmalarımız normal seyrinde devam ediyor. Kuzey Amerika’da kurulu, yüzde 100 Assan Alüminyum iştiraki olan Kibar Americas’ı da eş zamanlı büyütmeyi hedefliyoruz. Sektörümüz, pandemi koşullarına rağmen ihracatta büyük başarıya imza attı. Assan Alüminyum olarak bu başarıya sunduğumuz katkının kapsamını genişletmeye odaklanacağız. Diğer taraftan çok önem verdiğimiz ve önemli mesafe kat ettiğimiz dijitalleşme çalışmalarımızı da tüm hızıyla sürdüreceğiz. Hedefimiz 2025 yılında bu dönüşümü tamamlamak.