İnşaat Dünyası Dergisi “Sürdürülebilir Markalar” özel dosyası kapsamında Systemair Türkiye Genel Müdürü Ayça Eroğlu’nu ağırladı. Ayça Eroğlu, “Son dönemde çalışmalarımızda dijitalleşmeye ağırlık vererek yenilikçi ürün ve sistemlerimizle hem sektörde hem de ihracatta sürdürülebilirliğin öncüsü olarak konumlanmak istiyoruz” dedi.
Avrupa Komisyonu’nun hazırladığı ve 2019 yılında duyurusunu yaptığı Avrupa Yeşil Mutabakatı, şirketimizin de geleceğini bugünden şekillendiren kritik mesajlar içeriyor. Birçok sektörden destek alan Avrupa Yeşil Mutabakatı, 2050 yılına kadar net sera gazı emisyonlarının en aza indirildiği ve ekonomik büyümenin döngüsel kaynak yönetimiyle yeniden şekillendiği modern ve rekabetçi bir ekonomiye sahip adil ve refah içinde yaşayan bir topluma dönüştürmeyi hedefliyor.
Systemair olarak kendi bünyemizde bulundurduğumuz çevre mühendisleri sayesinde tüm iş süreçlerini sürdürülebilirlik ve çevre politikalarına uygun olarak yönetiyor; üretim faaliyetlerinin insan sağlığına, refahına ve doğal dengeye zarar vermeyecek biçimde planlanması için önemli çalışmalar yürütüyoruz. Şirket olarak ekonomimizi ve operasyonlarımızı daha sürdürülebilir bir hedef doğrultusunda yönlendiriyor, European Green Deal (Avrupa Yeşil Mutabakatı) ile iş birliği içinde hareket ediyoruz. Bu mutabakat kapsamındaki 7 öncelikli alana katkı sunuyoruz. Yeşil mutabakat aksiyonlarını desteklediğimiz alanları şu şekilde sıralayabiliriz; “Temiz, Erişilebilir ve Güvenli Enerji”, “Temiz, Döngüsel Ekonomi için Sanayi”, “Enerji ve Kaynak Verimliliği Sağlanmış Binalar”, “Sürdürülebilir ve Akıllı Hareketlilik/Ulaşım”, “Tarladan Çatala (Sofraya) Tarım”, “Ekosistem ve Biyoçeşitlilik” ve “Sıfır Kirlilik, Toksiklerden Arınmış Çevre”.

2020 YILINDA TÜRKİYE DÖNGÜSEL EKONOMİ PLATFORMU’NA ÜYE OLDUK
Systemair olarak ayrıca Avrupa Yeşil Mutabakatı için kritik olan geri dönüşüm ilkelerini de büyük bir bağlılıkla benimsiyoruz. Bu mutabakat ile karbon nötr hedefi için kaynakların verimli kullanıldığı, rekabetçi bir ekonomi için stratejiler uyguluyoruz. Türkiye’deki faaliyetlerimizi bu çerçevede ele alabilmek adına 2020 yılında Türkiye Döngüsel Ekonomi Platformu’na üye olduk. Şirket olarak platformun oluşturduğu endüstriler arası malzeme alışverişine dijital bir alan sağlayan Türkiye Materials Marketplace’de yer alıyoruz. Bu sayede sınırlı kaynakların her daim ekonomi içinde tekrar kullanılarak değer kazanmasını hedefliyoruz.
BİZİM İÇİN HEDEF, SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİN TÜM OPERASYON VE SÜREÇLERİMİZİ ŞEKİLLENDİRECEK BİR GÜCE DÖNÜŞMESİ
Faaliyet alanımız gereği ekolojik hassasiyeti en üst sevide tuttuğumuz bir operasyon ve süreç yürütme mekanizmamız var. Her şeyden önce sürdürebilirliği ulaşılması gereken bir hedef olarak görmüyoruz. Bizim için hedef, sürdürülebilirliğin tüm operasyon ve süreçlerimizi şekillendirecek bir güce dönüşmesi. Üretimimiz, temel verimlilik ilkelerine uygun olacak şekilde inşa edilen, ‘’Enerji ve Çevre Dostu Tasarımda Liderlik” anlamına gelen LEED Gold Sertifikasına sahip fabrikamızda yapıyoruz. Sürekli devam eden Ar-Ge çalışmalarımızla sürdürülebilirlik çalışmalarımızı destekliyoruz. Sektörün sayılı merkezlerinden olan Dilovası Ar-Ge Merkezimiz ile sürdürülebilirliğe hizmet eden, faaliyetlerimizin çevreyle olan etkileşimini optimum seviyede tutan ve taze hava misyonumuzu güçlendiren inovatif çalışmalarına odaklanıyoruz. Türkiye Ar-Ge merkezimizde termal testler, akustik testler ve hava akış testleri için İsveç, İtalya, Fransa ve Slovakya’daki test ekiplerimizle birlikte çalışıyoruz. Son dönemde ise çalışmalarımızda dijitalleşmeye ağırlık vererek yenilikçi ürün ve sistemlerimizle hem sektörde hem de ihracatta sürdürülebilirliğin öncüsü olarak konumlanmak istiyoruz.
Ayrıca Ar-Ge faaliyetlerinin ülkelerin stratejik konumunu güçlendirecek güce sahip olduğunu düşünüyoruz. Bu önemli güce katkı sağlamak için Systemair olarak Ar-Ge çalışmalarımızda sürekli olarak yenilikçi sistemler geliştirmeye odaklanıyoruz. Bu çalışmalardan biri de endüstriyel mutfaklar için geliştirdiğimiz Geniox VOClean Ekoloji Ünitesi. Çevre hassasiyetinin yüksek olduğu coğrafyalarda yoğun talep alan bu ürünümüzün stratejik planlamasından geliştirilmesine, tasarımından pazar araştırmasına kadar Dilovası’ndaki merkezimizde gerçekleştirdiğimiz tüm Ar-Ge çalışmalarını başarılı bir şekilde yürüttük. Bu ürünü ülkemizde geliştirip Systemair Grup standartları çerçevesinde dönüştürerek grup bazında satılabilir bir ürün haline getirdik. Böylesi bir ürünü yerli üretimle sağlayabilen tek üretici olmak bizim için büyük bir mutluluk ve gurur kaynağı oldu.

VERİ MERKEZİ SOĞUTMA SİSTEMLERİ ALANINDAKİ BİLGİ BİRİKİMİMİZİ 2022 YILINDA GLOBAL ÇAPTA BİR YATIRIMA DÖNÜŞTÜRECEĞİZ
Systemair olarak sürdürülebilir bir dünya hedefi doğrultusunda bütünsel bir yaklaşımla çalışıyor, enerji verimliliğine de büyük önem veriyoruz. Bu noktada pandeminin etkisiyle dijital süreçlerin daha da büyük bir hızla artmasının veri iletiminde de yoğun bir artışa ve bunun sonucunda daha fazla güç tüketimine yol açtığını görüyoruz. Şirketimizin bu felsefesi, veri merkezleri için özel olarak tasarlanan ürünleri de kapsıyor. Şirket olarak veri merkezi soğutma sistemleri alanındaki bilgi birikimimizi 2022 yılında global çapta bir yatırıma dönüştürerek çözümlerimizi ve Ar-Ge çalışmalarımızı üst seviyelere çıkarmayı hedefliyoruz. Dilovası’ndaki 28 bin metrekare fabrikamızda hayata geçireceğimiz yeni yatırımla veri merkezi soğutma sistemleri için kritik olan fabrika kabul testlerini kendi bünyemizde gerçekleştireceğiz. Bu laboratuvarla aynı zamanda Türkiye için büyük bir öneme sahip yeni veri merkezi soğutma cihazı Geniox Tera’nın da simülasyon testlerini 365 gün boyunca yapabileceğiz.
SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇÖZÜMLERE VE TEKNOLOJİK ALT YAPILARI ESAS ALAN KAPSAMLI BİR DİJİTAL DÖNÜŞÜME İHTİYACIMIZ VAR
HVAC sektörünün temel yapı taşını oluşturan iklimlendirme sistemleri; evler, ofisler, sanayi tesisleri, kamusal alanlar gibi yaşam alanlarında taze hava şartlarının sağlanması ve kontrolü için olmazsa olmaz bir rol üstleniyor. Bu binalarda kullanılan iklimlendirme cihazlarının tükettiği enerji, toplam enerji tüketiminin yüzde 40’ını oluşturuyor. Dolayısıyla enerji tüketimi, doğal kaynakların korunması ve karbondioksit emisyonunun azaltılması noktasında iklimlendirme sektörüne büyük iş düşüyor. Son zamanlarda baktığımızda ise sektörümüzün karbon nötr hedefine uyum sağlayacak umut vaat eden çalışmalara imza attığını görüyoruz.
Atılan adımlar ve yapılan çalışmalar her ne kadar sevindirici olsa da sera gazı salınımlarının artarak devam ettiğini biliyoruz. Sel, yangın ve diğer doğal afetler de biyolojik çeşitliliğin azalmasına ve iklim krizinin etkilerinin artmasına yol açıyor. Bu noktada, daha yeşil bir dünya ve yaşanabilir bir gelecek için sürdürülebilir çözümlere ve teknolojik alt yapıları esas alan kapsamlı bir dijital dönüşüme ihtiyacımız var. Her şirketin ülkelerindeki yönetimlerin de desteğiyle net sıfır planları ortaya koyması ve buna uyacak politikalar geliştirmesi gerektiğini düşünüyoruz. Yenilenebilir kaynaklar özelinde toplumun her katmanına yayılacak çalışmaların yapılması büyük önem taşıyor.

Biz de Systemair olarak ürün ve çözümlerimizi yüksek kalite, uzun ömür ve düşük enerji tüketimi üzerine kurguluyor, ürün portföyümüze güneş enerjisiyle çalışan ürünler ekleyerek karbondioksit emisyonlarını azaltma konusunda çalışıyoruz. 2025 yılına kadar tüm ofis ve üretim operasyonlarımız da dahil olmak üzere lojistik süreçlerinden kaynaklanan sera gazı emisyonlarını azaltmayı, tesislerimizin ve operasyonlarımızın enerji verimliliğini artırmayı hedefliyoruz. Systemair Grup, her yıl Avrupa’da pazara sunduğu klima santrallerindeki enerji verimliliği uygulamaları sayesinde yaklaşık 140 bin otomobil hacmine eşdeğer karbon emisyonunu azaltmaya destek oluyor. Ek olarak, Türkiye’de ve dünyada bir ilke imza atarak veri merkezi soğutma ünitesi özelinde ISO 14040/44 standartlarına uygun yaşam döngüsü değerlendirmesi çalışmasını hayata geçirdik. Bu projeyi İTÜNOVA Teknoloji Transfer Ofisi danışmanlığında yürüttük. Amacımız veri merkezi soğutma ünitesi üretimi sırasında oluşan direkt ve dolaylı karbon ve su ayak izimizi ölçmek. Böylelikle emisyonları en aza indirmek konusunda kendimize hedefler koyarken, üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmek adına harekete geçiyoruz. Systemair olarak önümüzdeki yıllarda da tüm değer zincirinde doğaya ve enerji kaynaklarımıza sahip çıkan bir mekanizma ile hareket etmeye devam edeceğiz.