Özel Dosyalar

THBB Başkanı Yavuz Işık’tan 2023 inşaat sektörü öngörüsü

İnşaat Dünyası Dergisi’nin geleneksel “Sektör Analizi” dosyasına konuk olan Türkiye Hazır Beton Birliği THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık 2022 değerlendirmesi ve 2023 öngörüsünde bulundu. Işık, “2023 yılında reel bazda %10’luk bir büyümenin gerçekleştirilmesi için başta ekonomik güven olmak üzere enflasyon ve maliyetler tarafında elde edilecek başarıların belirleyici olacağı kanaatindeyiz” dedi.

2022 yılı küresel piyasalarda alışık olmadığımız, ciddi hareketlerin yaşandığı bir yıl oldu. Başta petrol ve altın olmak üzere emtia fiyatlarında büyük dalgalanmalar yaşanırken euro/dolar paritesi 20 yılın en düşük seviyesini gördü. ABD, Almanya ve gelişmekte olan bütün ülkeler enflasyonla topyekûn mücadeleye girdi. ABD Merkez Bankası (FED) en son kasım ayında yüzde 3,25 olan faizi yüzde 4,00 seviyesine yükseltti. Bu faiz kararıyla birlikte politika faizi 2007 aralık ayından bu yana en yüksek seviyeye çıkmış oldu. Avrupa Merkez Bankası kuruluş tarihi olan 1998 yılından bu yana ilk defa eylül ayında 75 baz puanlık faiz artırımına gitmişti.

ABD ekonomisinde resesyon beklentisi iyiden iyiye realize olurken artık bunun ne derece derin ve uzun süreli olacağı tartışılıyor. JP Morgan CEO’su Jamie Dimon 2023 yılında orta-sert bir resesyon beklenebileceğini görüşündedir. Goldman Sachs CEO’su David Solomon, maaş kesintileri ve işten çıkarılmalar beklediğini belirtirken zor zamanların ileride olduğu açıklamasını yaptı.

Enerji tarafında 1970’li yıllardaki enerji krizinden daha sert bir kriz dünyayı etkilemeye devam ediyor. 70’lerdeki petrol fiyatlarında görülen yükselişe bu sefer doğal gaz ve kömür de eşlik ediyor.

POLİTİKA FAİZİNİN DÜŞÜRÜLMESİ KÜRESEL PİYASALARDA ÜLKEMİZE AİT RİSK ALGISINI YÜKSELTTİ

Dünyadaki bu gelişmelerin Türkiye’ye yansıması yükselen döviz kuru ve enflasyon oldu. Politika faizinin düşürülmesi küresel piyasalarda ülkemize ait risk algısını yükseltti. CDS ile ölçülen risk düzeyinde 300 sınırı riskin başlangıcı olarak görülürken Türkiye’nin CDS’i 15 Temmuz’da 908 rakamı ile zirve yaptı, ağustos ayında 817’yi gördü, ekim ayından itibaren düşüş göstererek aralık ayında 500’e kadar geriledi.

Tüm bu gelişmeler inşaat sektörünü de temelden etkiledi. Türkiye 9 çeyrektir pozitif büyüme gösteriyor. Bu 9 çeyreğin 6’sında inşaat sektörü küçüldü. Yılın son çeyreğinde Türkiye ekonomisi içerisindeki en fazla daralan inşaat sektörü, son çeyreğe de küçülme ile girdi. İnşaatın bu yılın üçüncü çeyreğindeki %14’lük daralma oranı son dönemlerdeki en yüksek gerilemeye işaret ediyor.

İnşaat sektöründeki dalgalı faaliyet düzeyinin üzerine beklentinin ve güvenin düşük seviyede kalması, inşaat sektörünün gerçek potansiyelini ortaya koymaktan hâlâ uzak olduğunun göstergesidir. Haziran ayından itibaren ipotekli ilk el konut satışları ciddi gerileme yaşadı. Ekim ayında bu gerileme, bir önceki yılın aynı ayına göre %42’ye çıktı. İlk 6 aydaki performans ile konut satışların yılın tamamında hâlâ pozitif bir görünüm sergilemekle birlikte en son açıklanan ekim ayı rakamlarında aylık 100 bin sınırına inmiş görünüyor. Geride bıraktığımız ekim ayında ipotekli satışlardaki gerileme, geçen yılın aynı ayına göre %50’yi geçti.  

HAZIR BETON SEKTÖRÜNDEKİ GELİŞMELER İSTELİNEN DÜZEYDEN UZAKTI

Tüm bunlar inşaatın ve dolayısıyla inşaat sektörüne tedarik gerçekleştiren hazır beton sektöründeki gelişmelerin istenilen düzeyden uzak olduğunu bize söylüyor.  

980x90px isdunyasi banner 4element scaled

Hazır beton sektörünün 2022 yılını, 2021 yılındaki 105 milyon m3lük seviyesine yakın bir üretimle kapatacağını tahmin ediyoruz.

2023 yılında reel bazda %10’luk bir büyümenin gerçekleştirilmesi için başta ekonomik güven olmak üzere enflasyon ve maliyetler tarafında elde edilecek başarıların belirleyici olacağı kanaatindeyiz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu