İnşaat Dünyası Dergisi “Sürdürülebilir Markalar” özel dosyası kapsamında SAVE Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Çoksayar’ı ağırladı. İsmail Çoksayar, “İnşaat ve yenilemede enerji ve kaynak verimli bir yol arayışında Avrupa Yeşil Mutabakatı, inşa etmenin yarattığı karbon salınımının altını dikkatle çiziyor. SAVE, yapı sektörünün sürdürülebilir geleceğinde öne çıkacak yapı onarım ve güçlendirme alanında güvenilir uygulamalar gerçekleştirmeye devam ediyor” dedi.
İklim krizine karşı yeni bir ekolojik büyüme planı sunan Avrupa Yeşil Mutabakatı, Avrupa Birliği’nin kalıcı ve etkili dönüşüm mekanizmalarını netleştirdiği bir plan. Küresel çapta katılım, uğraş ve sadakat gerektiren yeşil dönüşüm politikaları, Avrupa Birliği öncülüğünde daha kesin tanımlara kavuşarak ülkemizin de entegre olmak amacıyla uyum planları hazırladığı bir standartlar bütününe dönüşüyor.
‘İnşaat ve yenilemede enerji ve kaynak verimli bir yol’ arayışında mutabakat, inşa etmenin yarattığı karbon salınımının altını dikkatle çiziyor. İnşaat sektörü her yıl 14 gigaton sera gazı salınımına neden oluyor. Küresel ısınmayı sanayi öncesi seviyelerin 1,5 santigrat derece üzerinde sınırlandırmayı amaçlayan 2015 Paris Anlaşması hedeflerine ulaşmak için 2030 yılına kadar bunun yarıya indirilmesi ve 2050 yılına kadar sıfıra indirilmesi gerekiyor.
HER HAFTA BİR ŞEHİR İNŞA EDİLİYOR
WBCSD’nin profesyonel hizmet firması Arup ile iş birliği içinde geliştirilen raporunda, dünyada yaklaşık 255 milyar metrekare bina olduğu ve her yıl 5,5 milyar ek bina eklendiği belirtiliyor. Bu, her hafta bir şehrin inşa edildiği anlamına geliyor.
Yapıdaki tüm yaşam boyu karbon emisyonlarının %50 kadarı, gömülü karbondan yani malzeme üretimi ve inşaat sürecinden geliyor ve bunun büyük bir kısmı yaşam döngüsünün başlangıcında hemen salınıyor. Her yıl eklenen yapı miktarı düşünüldüğünde yapı onarım ve güçlendirme uygulamalarının önemi ortaya çıkıyor. Mevcut yapıların, kullanım amaçlarına uygun olarak uzun yıllar performans göstermesini ya da yeni fonksiyonlar yükleyerek yaşamlarını sürdürmelerini sağlayacak onarım ve güçlendirme uygulamaları sorunun çözümüne kayda değer bir katkı sağlayacak.
YAPILARI, YENİ FONKSİYONLARINA HAZIRLAYABİLİYORUZ
Yapılar bulundukları bölgenin devam eden değişimine uyum sağlamak için farklı fonksiyonlara bürünmek zorunda kalabilir. Bu noktada yıkıp yeni ihtiyaca göre inşa etmek artık yeşil dönüşüm yaklaşımları kapsamında ilk seçenek olmaktan çıkmalıdır. Yeni duruma göre yapının taşıyacağı yüklerin detaylı analizi ve onarım ve güçlendirme projesinin oluşturulmasıyla yapı statik olarak uygun hale getirilebilir.
KOROZYON KAYNAKLI YAŞLANMAYI ÖNLÜYORUZ
Korozyon nedeniyle yaşanan kayıpların hızı ve yoğunluğu değerlendirildiğinde yapı yenileme faaliyetlerinde korozyon onarımları öncelikli olarak değerlendirilmelidir. Dünyanın korozyon nedeniyle yaşadığı doğrudan kayıp, yıllık gayri safi hasılanın yaklaşık %3,4’üne denk gelmektedir. Binaların ömrünü uzatmaya ve yaşam döngüleri boyunca binaların ve altyapının daha iyi performansı adına çaba göstermeye yönelmenin öncelikli yolu korozyonun önlenmesidir. Öte yandan korozyon onarımı projelerinin de uzun ömürlü olması için korozyon nedenlerinin tespiti, malzeme bilgisi ve uygulama metotları alanında uzmanlık gerekiyor. SAVE gerçekleştirdiği korozyon onarım projelerinde, teknik uzmanlığı ve bilimsel yaklaşımıyla uzun ömürlü ve ekonomik çözümler sunuyor.
DEPREME DAYANIKLI HALE GETİRİYORUZ
Deprem dayanımından yoksun yapı stoku özellikle deprem bölgesinde yer alan ülkelerde büyük yıkımlar için risk oluşturuyor. Global ölçekte yapı sektörünün iklim değişikliğine adaptasyonu açısından çok üzerinde durulan bir konu olmasa da büyük depremlerle gerçekleşen bina yıkımları ve yeniden inşasının getirdiği pek çok ekonomik ve sosyal zararların yanı sıra karbon yükü de düşünülmelidir.
Mevcut yapı ve altyapının stratejik tekrar ve uzun ömürlü kullanımının, 2050 yılına kadar sera gazı emisyonunda %11’lik bir azalmaya ve yeni binalara yönelik talepte %10-20’lik bir azalmaya yol açacağı tahmin ediliyor. SAVE, yapı sektörünün sürdürülebilir geleceğinde öne çıkacak yapı onarım ve güçlendirme alanında güvenilir uygulamalar gerçekleştirmeye devam ediyor.
