İnşaat Dünyası Dergisi “Sürdürülebilir Markalar” özel dosyası kapsamında Türk Ytong Genel Müdür Yardımcısı Tolga Öztoprak’ı ağırladı. Tolga Öztoprak, “Türkiye’de çevre dostu yeşil binaların yaygınlaşmasını destekliyor, örnek oluyoruz. Ytong olarak kendi fabrikalarımızı insana ve çevreye saygılı Yeşil Bina konseptinde inşa ediyoruz. Ytong olarak enerji verimliliği sağlayan, yangına dayanıklı, yeşil bina inşaatına uygun, çevreci ürünler üretiyoruz” dedi.
Türk Ytong, AB Yeşil Mutabakat çerçevesinde iş dünyasının gündeminde ilk sıraya yerleşen Sanayide Yeşil Dönüşümü ve uyum paketinde yer alan tedbirlerle ilgili çözümler sunan Yeşil OSB Konsepti’ni destekliyor.
Türkiye sanayicisinin Yeşil Mutabakat’a uyum için hızlı hareket etmesi gerekiyor. Çevreye duyarlı üretim altyapısının oluşturulması, akıllı ve çevreci üretim modeline geçişte OSB’ler öncü bir role sahip. Yeşil OSB konseptini benimseyen pilot OSB’leri görmeye başladık. Ytong, bu konsepti destekleyerek ve bu dönüşümde ürün ve çözümleriyle Türk sanayicisinin önemli destekçisi konumundadır.
Kentsel dönüşüm kavramının benzeri sanayi tesislerinin de dönüşümünde gerçekleşmesi gerekiyor. Bu günümüzde artık bir zorunluluk halini aldı. Çünkü mutabakat, Türk sanayisini uygulamaya geçmeye ve yeni tedbirler almaya zorluyor. Özellikle yeşil fabrikalara dönük çalışmaların vakit kaybetmeden başlaması gerekiyor.
YTONG OLARAK KENDİ FABRİKALARIMIZI İNSANA VE ÇEVREYE SAYGILI YEŞİL BİNA KONSEPTİNDE İNŞA EDİYORUZ
Türkiye’de çevre dostu yeşil binaların yaygınlaşmasını destekliyor, örnek oluyoruz. Ytong olarak kendi fabrikalarımızı insana ve çevreye saygılı Yeşil Bina konseptinde inşa ediyoruz. Ytong olarak enerji verimliliği sağlayan, yangına dayanıklı, yeşil bina inşaatına uygun, çevreci ürünler üretiyoruz. Fabrika inşaatlarında kullanılan Ytong Panel ürünlerimizin EPD yani Çevre Etiketi bulunuyor, bu sayede yeşil bina belgelendirme sürecinde puan kazandırıyor. Ürünlerimiz sadece yeşil bina anlamında değil bina ömrü boyunca ısı yalıtımı, yangın güvenliği gibi konularda yatırıma değer katıyor, üretim kayıplarına neden olabilecek risklerin azaltılmasını sağlıyor. Sanayi yatırımlarında sıkça karşılaştığımız çatılara güneş enerjisi uygulaması için de avantajlar sunuyor, bu uygulamalar için son derece sağlam, düzgün bir çatı konstrüksiyonu elde edilmesini sağlıyor.
YTONG, TÜRKİYE’DE ÜRÜNLERİNE ÇEVRE ETİKETİ (EPD) ALAN İLK MARKADIR
EPD, bir ürünün çevre performansını ISO14025 standardına göre tüm üretim aşamalarını içerecek şekilde değerlendirir. Ham maddenin çıkartılmasından, malzemenin üretilmesi ve yapılarda kullanımına kadar tüm bilgileri içerir. Ytong, Türkiye’de ürünlerine çevre etiketi (EPD) alan ilk markadır.
Ytong, içerdiği doğal ham maddeler ve çevre dostu üretim teknolojisi ile tüm dünyada, çevreye karşı hassas ve bilinçle yaklaşan bir inşaat malzemesi olarak tanınıyor. Ham madde kazanımından üretime, şantiyede işlenmesinden yapı ömrüne katkısına ve hatta yıkılan bir binanın tasfiyesine kadar tüm detaylar düşünülerek tasarlanan Ytong, inovatif bir ürün olarak yapılara değer katıyor. Hem yeni inşa edilen binalarda hem de mevcut binaların yenilemesinde ısı yalıtımı yoluyla enerji verimliliği sağlıyor.
DAHA ETKİN VE KAPSAYICI ÇALIŞMALARA İHTİYAÇ VAR
AB ülkeleri yapı malzemesi ihtiyacının yüzde 12 gibi bir oranını yurt dışından sağlıyor, bunun önemli bir kısmı ise Türkiye’den ithal ediliyor. Bu uygulamanın yapı malzemeleri ihracatını olumsuz etkileyeceği açık. Yeşil Mutabakat, ülkemiz yapı malzemeleri sektörünün AB pazarında rekabet gücünü ciddi oranda kaybetmesine yol açabilir. Türk iş dünyasının sektör ayırt etmeden bu konuya odaklanması, eylem planları için harekete geçmesi gerekiyor. Sivil toplum kuruluşları ve derneklerin üyelerini bilgilendiren önemli çalışmaları olsa da daha etkin ve kapsayıcı çalışmalara ihtiyaç var.
Üyesi olduğumuz Türkiye İnşaat Malzemeleri Sanayicileri Derneği (İMSAD) sektörümüzdeki çalışmalara öncülük ediyor. Düzenlenen “Yeşil Mutabakat Hazırlık Eğitimleri” bunun ilk adımlarından biri. Sadece Türkiye İMSAD Üyeleri’ne özel olan eğitimlerin ilk aşamasında Yeşil Mutabakat kapsamında ön plana çıkan konular ele alındı, ikinci aşamada ise Sınırda Karbon Vergisi ile ilgili uygulama eğitimleri verildi.
Konuyu sektörümüz açısından doğrudan Avrupa Gazbeton Birliği (EAACA) kanalıyla da yakından izliyoruz. EAACA bu konuda daha önde. Örneğin yakın zamanda “Sıfır Kirlilik Eylem Planı”nı açıkladı. Bu planla 2050 yılına kadar hava, su ve toprak kirliliğini sağlığa ve doğal ekosisteme zarar vermeyecek seviyelere indirerek kirliliği ortadan kaldırmayı hedefliyor. Binalardan kaynaklanan hava kirliliği ile mücadele etmek ve iç mekân hava kalitesini artırmak için ise “Yenileme Dalgası Stratejisi”nden yararlanılacak. Türkiye Gazbeton Üreticileri Birliği olarak tüm bu gelişmeleri ve hedefleri yakından takip ediyoruz.
